Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

K.MARAŞTA TURİZM ÇALIŞTAYI YAPILDI

  • Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal: “6 bin dolar yakıt desteğini sezon sonuna kadar uzatacağız.”
  • Bakan Ünal: “Arkeolog, kütüphaneci ve sanat tarihçi kadrolarını da kültür paketimizle birlikte en kısa sürede açıklayacağız.”
  • Bakan Ünal: “Kahramanmaraş’ı Dublin gibi bir edebiyat şehri yapacağız.”

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal tarafından Türkiye genelinde başlatılan turizm çalıştayları devam ediyor. Türk turizminde yaşanılan sorunlarının masaya yatırıldığı turizm çalıştaylarında son durak Kahramanmaraş oldu.

Kahramanmaraş Turizm Çalıştayı  (5)

Turizm sektörü ve sürdürülen kültürel çalışmalar hakkında Kahramanmaraş’tan müjdeler veren veren Bakan Ünal, turizm paketi kapsamında açıklanan yakıt desteğinin sezon sonuna kadar uzatıldığını söyledi.

Kahramanmaraş Turizm Çalıştayı  (3)

Türkiye’nin kültürel değerlerine ayrıca önem verdiklerini dile getiren Bakan Ünal, Kahramanmaraş turizm çalıştayında yaptığı konuşmada kadro müjdesi de verdi.

Kahramanmaraş Turizm Çalıştayı  (6)

Yeni bir kültür sanat yönetiminin ve yeni bir kültür paradigmasının ortaya konulacağı bir bakış açısıyla bir kültür paketi hazırladıklarını kaydeden Bakan Ünal, arkeolog, sanat tarihçileri ve kütüphanecilerin merakla beklediği bu pakette yeni kadroların da yer aldığını kaydetti.

Kahramanmaraş Turizm Çalıştayı  (1)

Kahramanmarış’ı Dublin gibi bir edebiyat şehri yapacaklarını söyleyen Bakan Ünal, ilin turizm çeşitliliğini kendi içerisinde barındırdığını dile getirerek, çalışmalar hakkında bilgi verdi.

 

Bakan Ünal’dan Kutlu Doğum Mesajı

 

“Peygamber Efendimiz, alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed’in (sav) gönderildiği mübarek günü de içine alan kutlu doğum haftasının ilk günü olması vesilesiyle kutlu doğum haftasının bu ülkede bizim için sevginin, şevkatin, merhametin, iyiliğin, dayanışmanın kısaca insanlığın üzerinde yükseldiği tüm değerlerin güçlenmesine vesilesi olması temennisiyle başlamak istiyorum.

Efendimiz bizlere iyiyi kötüyü ayırt etmeyi, birbirimizle yardımlışmayı, paylaşmayı ve ahlakın güzellikleri, dürüslüğü, doğruluğu, erdemli davranışı göstermiş ve öğretmiştir. Hoş görünün en mükemmelini, insana saygının en yücesini, şevkat ve merhametin sınır tanımayan boyutunu, adaletin en güzel tatbikatını, hayıtımızı anlamlı kılan değerlerimizi, dünya ve ahiret dengesini, insan onuruna uyan yaşam sanatını bizlere göstermiştir.

Bu mukaddes günlerin peygamber efendimizin rehberliğinde birlik ve beraberliğimizi güçlendirmesini; İslamiyetin tüm dünyaya ışık tutmasını ve son günlerde özellikle bazı terör örgütleri, şiddet, nefret ve ölümler üzerinden İslamifobiyanın adeta kışkırtılmasıyla bir kardeşlik ve sevgi dini olan İslam dinine yönelik saldırıların ve algıların kırılmasını da bu çerçevede temenni ediyorum.

Bizlerin sorumluluklarını yerine getirmesi gerek, kişinin sorumlulukları ve sadece üzerine vazife olan hususları idrak ederek ilgisini, enerjisini kendi alanına yönelterek yaşamasını sağlayacak bir nasip diliyorum.”

Turizmde Yakıt Desteği Sezon Sonuna Kadar Uzatıldı

“Angajman kurullarını ihlal eden ve milleyeti bilinmeyen bir uçağın angajman kurallarını ihlal etmesiyle birlikte turizmde bir süreç yaşamaya başladık.

Özellikle Rusya’dan Türkiye’ye 4,5 milyon turist gelmesi ve bu turistlerin yüzde 75’inin de Antalya’yı tercih etmesinin turizm açısından bir sıkıntı doğuracağı ortaya çıktı. Bunun akabinde daha sonra Sultanahmet, daha sonra Ankara saldırısı ve Türkiye’nin -son derece haklı- devlet olarak bir egemenlik hakkı olarak kendi sınırları içerisindeki silahlı unsurlarla mücadelesinin de bir uluslararası algı operasyonuna dönüştürülmesiyle birlikte Türkiye’nin uluslararası algısına ve imajına yönelik çok ciddi bir kampanya başlatıldı.

Turizm bir imaj ve algıdır. Dolayısıyla bizim ekonomimizin çok ciddi bir ayağını oluşturan, cari açığımızın yüzde 49’unu karşılayan ve 36 milyar dolarlık bir hacme sahip olan turizm alanında ortaya çıkabilecek herhangi bir sorunun hangi sonuçları doğuracağının da elbette farkındayız.

Hızlı bir şekilde ülkemize yönelik bu karalama kampanyasına, propagandaya hem Dışişleri Bakanlığımız, hem AB Bakanlığımız, hem yurt dışı temsilciliklerimiz, hem Tanıtma Genel Müdürlüğümüz, Yunus Emre Enstitümüz bütün bunların üzerinden yürütülen bu karalama kampanyasına yönelik bir karşı çalışma başlattık.

Turizm sektörümüzün bu süreçten zarar görmemesi için de bir turizm destek paketi açıkladık. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız ile birlikte de gelecek hafta turizm sektörümüze yönelik küçük bir turizm istihdam paketi açıklayacağız.

Bütün dünyadan Türkiye’ye gelen Alanya, Muğla, Antalya, İzmir ve Kütahya Zafer Havaalanına gelen bütün uçaklara 6 bin dolar yakıt desteği açıkladık. İzmir ve Kütahya Zafer Havaalanına gelen charter (tarifesiz) seferlere, Alanya, Antalya ve Muğla’ya gelecek olan bütün uçaklara 6 bin dolar yakıt desteği açıklamıştık Nisan-Mayıs ayları için ve şimdi buradan bir müjde olarak bu desteğin sezon sonuna kadar uzatıldığını ve Eylül ayına kadar bu desteğin sürdürüleceğini paylaşmak istiyorum.”

Arkeolog, Kütüphaneci ve Sanat Tarihçilerine Kadro Müjdesi

“Kültür alanını da elbette ihmal etmemeliyiz. Biz bir kültür paketi hazırladık. Kültürle ilgili ayrı bir reform paketi açıklayacağız demişti Sayın Başbakan’ımız.

Yeni bir kültür-sanat yönetiminin ve yeni bir kültür paradigmasının ortaya konacağı bir bakış açısıyla bir paket hazırladık.

Bu paketi duyuracağımızı iki kez ilan ettik ama maalesef programdan kaynaklanan ya da Türkiye’nin zaman zaman gündeminin değişmesinden kaynaklı olarak bu paketimizin açıklanması biraz ertelendi.

Bu paketli ilgili haber bekleyen özellikle arkeolog, sanat tarihçi ve kütüphanecilikle ilgili kadro bekleyenlerde haklı olarak bu paketin ne zaman açıklanacağını ve kendileriyle ilgili kadroların ne zaman açıklacağını hep merak ettiler. Buradan ben arkeolog, kütüphaneci ve sanat tarihçi kardeşlerimize de inşallah önümüzdeki süreçte, en kısa sürede bunun da açıklanacağını Kahramanmaraş’ımızdan paylaşmak istedim.”

Şehrin Hafızası ve O Hafızanın İnşa Ettiği Kimlik Önemlidir

“Duygusal olmakla duyarlı olmak arasında çok ince çizgi vardır. Duygusal olmak sizi yanıltır, ama duyarlı olmak insanı yüceltir. Kültür ve sanat insanın duyarlılığını ortaya çıkarır.

Kültür ve sanat insanın kendini ifade etme biçimidir. Sanat görsel sanatlarda ayrı bir şekilde ortaya çıkar, sahne sanatlarında ayrı bir şekilde kendisini ortaya koyar, geleneksel sanatlarda ayrı bir şekilde ortaya çıkar. Tiyatronun ayrı, kalemin ayrı, şiirin ayrı bir dili vardır.

Kişi bu dili öğrendiği zaman üstad Necip Fazıl’ın dediği gibi, ‘Sıkıntısını sade bir şekilde anlatana dertli diyoruz ama insan sıkıntısını şiirle anlattığında ona şair diyoruz.’ o acıyı hangi dille ifade ettiği önemli.

Abdulrahim Karakoç Mihriban’da bir duyguyu anlatırken, ‘Lambada titreyen alev üşüyor.’ diyebiliyorsa bu duygu ancak bu şekilde ifade edilebilir diyorsunuz.

Bir tarafta kalbindeki aşkın kendisini yakmasıyla birlikte ama yanlızlığında verdiği üşümeyi ancak ‘lambada titreyen alev üşüyor’ diye anlatabilirsiniz.

Sanat ve sanatın getirdiği duyarlılıktır bu. Kültürsüz topluluk yoktur. Kültür en basit tanımıyla bir toplumun yaşam biçimini tamamını ifade eder. O kültürün niteliği, kalitesi, sanat üretme kapasitesidir önemli olan.

Bizim şehirlerimiz kültür-sanat üreten ve üretirken aynı zamanda o kültür-sanatın yetiştirdiği şairlerle, sanatçılarla, mimaride ortaya çıkan insan kaynağı ile ortaya çıkıyor. Şehrin hafızası ve o hafızanın inşa ettiği kimlik önemlidir.”

Bir Toplumun Hafızasını Silerseniz Onu Yok Edersiniz

“Bir insan hafızasını kaybettiğinde onun hafızasından bahsedilemez. Bir insanın hafızasını silerseniz onu yok etmiş olursunuz. Eğer bir toplumun hafızası ile oynarsanız ve o hafızayı yok ederseniz o toplumun kimliğini, kültürünü, sanatını yok edersiniz.

Dolayısıyla kültürel miras, bizim kim olduğumuz, düşünce dünyamızın nereden beslendiği çok önemlidir.

Zihin dünyamızın yapı taşları kelimeler ve kavramlardır. Bunların içini de işte o var olan tefekkür dolduruyor.

Biz güzel adamlar tanıdık bu adamlar ümmiydi ve çoğu okuma yazma bilmezdi ama bu insanlar feraset, hikmet, irfan ehliydi. Bu toprakların bir özelliği var; hangi inançtan olursa olsun sözünde mutlaka bir hikmet bulursunuz. Bu topraklarda büyük bir irfan geleneği vardır.

Aşık geleneğini bugüne taşıyan temel pınar, akış, mecra alevi geleneğidir. Hikmetin irfanın, Hacı Bektaş’ın deyişlerine baktığınızda, Nesimi’yi dinlediğinizde ayrı bir yere sizi götürür.

Son yüzyılda hafızamızın zarar görmesiyle çok kültürlülüğün, çok inançlılığın birbirine düşmesiyle birlikte oluşmuş sıkıntılar yumağı var. İnsan korkmaya başladığında kendine benzeyenleri çoğaltmaya başlar. Korkmaya başladığında güven sorunu yaşar ve güven sorunu yaşadığında ise kendine benzeyenlerle olmak ister.

Kültür ve sanat çok yönlülüğü gerektirir. Bu coğrafya binlerce yıl Süryanisinden Alevisine, yüzlerce yıl Alevisinden Sünnisine birlikte yaşam kültürüne ev sahipliği yaptı. Ama ne zaman ki hafızamız zarar gördü, ne zaman ki bu topraklarda kaygı, korku ve endişe arttı işte o zaman düşmanlıklar ve nefret artmaya başladı.”

Toplumsal Kimliğimizi Tek Bir Etnik Kimliğin İçine Hasederseniz Yazık Edersiniz

“Birbirimizle konuşacak kadar cesur olmak zorundayız. İletişim ve diyalog farklılıklar arasında yürütülen bir etkinliktir.

Bugün dünya da bu temel sorunla karşı karşıyadır. Bizim kendi farklılıklarımıza, kimliğimize sahip çıkmamız gerekiyor. Ancak o kimlik bir etknik kimlik değildir. O kimliği bir etnik kimliğin içine hapsederseniz yazık edersiniz.

Bugün Kürt kimliğini alıp, Marksist-Leninist ve terörü, şiddeti, silahı çözüm yolu olarak gören, peygamber sevgisini bilmeyen, Diyarbakır’ın sırlarına vakıf olmayan bir anlayış o büyük kimliği bir etknik kimlik haline getirmeye çalışıyor. Bir ulus kimliği haline getirmeye çalışıyor. Bu 50-60 yıl önce denendi ve bu tek tipleşme projesinin acısını dünya yaşadı ve yaşıyor. Bizim bu topraklarda inşa ettiğimiz bir birliktelik, kardeşlik var.”

Güneş, Kum ve Denizi Turizm olarak Görmek Doğru Olmaz

“Kültürel yapıyı insana ait olanı ihya ve inşa etmemiz gerekiyor ki duyarlılığımızı yeniden inşa edelim. Bizim misafirlerimiz olduğunda o efsanevi misafirperverliğimizi gösterelim.

Turizm insanın yeni yerler, yeni duygular keşfetme arzusudur. Bizim ‘Tedbili mekanda ferahlık vardır.’ sözümüzde olduğu gibi o mekan değiştirme arzusunun bir sonucudur turizm.

İşte o zaman misafirlerimiz geldiğinde o büyük medeniyetin zenginliğini sunabiliriz. O zaman bir kültür ekonomisi ortaya çıkar o zaman gerçek anlamda bir turizm faaliyetinden bahsedebiliriz. Sadece güneş, kum, denizi turizm olarak görmemiz doğru olmaz.”

Kahramanmaraş’ı Dublin Gibi Edebiyat Şehri Yapacağız

“Türkiye büyük bir hazienin üzerinde oturuyor. Türkiye dünyanın en büyük açık hava müzesidir. Sağlık, inanç, yayla, spor turizmi gibi birçok alanda şu anda ürün çeşitliliğine gidiyoruz. Kahramanmaraş da bu ürün çeşitliliğini kendi içinde barındırıyor. Kahramanmaraş’ımız kültür. sanat ve turizm açısından son derece avantajlıdır.

Türkiye’nin tamamını dolaşarak yeni bir çerçeve oluşturuyoruz. Krizler her zaman yeni fırsatlar oluşturur kendi içinde. Bu süreci biz yeniden yapılanma süreci olarak görüyor ve bunları gerçekleştireceğimize inanıyoruz.

Bu şehrin güzelliklerini öne çıkartalım. 13 milyar yatırım yapıldı bu şehre ve 8 milyar dolar yatırım da şu anda devam ediyor Kahramanmaraş’ta. 2020 de bu şehri bölgenin önemli bir cazibe merkezi haline getirmeyi planlıyoruz. Dört dörtlük bir şehir yapmayı hayal ediyoruz. UNESCO yaratıcı şehirleri arasında Kahramanmaraş’ımızı Dublin gibi edebiyat şehri yapmaya çalışıyoruz.

Roma gibi bu şehri dondurmasıyla öne çıkarmak için büyük bir festival yapacağız. Bu şehir sağlık alanında iyi bir alt yapıya sahip olduğu için sağlık turizminde de gelişecek.

Bu şehre değer verelim, sevelim, ihtiyacı olan eksiklikleri de hep birlikte giderelim. Bu şehre aşık, dertli insanları var bu şehrin. Biz bu şehrin dertleri ile dertleneceğiz, kendi nefsimizin dertlerine düşmeyeceğiz.”

Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

ÜNAL SANAYİCİLERLE BİR ARAYA GELDİ

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Kahramanmaraş’ta MÜSİAD tarafından bir otelde düzenlenen akşam yemeğine katıldı. Bakan Ünal, burada isim vermeden paralel yapıyı eleştirdi. Ünal, paralel yapının ülkenin kaynaklarına büyük zarar verdiğini ifade ederek şunları söyledi:

“Maalesef MÜSİAD’ın bir dönem Kahramanmaraş’ta olmaması aslında çok büyük bir kayıp oldu. Çünkü MÜSİAD’ın olmaması maalesef birilerinin o boşluğu çok kötü bir şekilde doldurmasını sağladı. ve onlar bugün hala acısını, sıkıntısını yaşadığımız bu şehrin kaynağını bir yerlere götürdüler. Bu şehrin kaynağını bu şehre kullandırtmak yerine,Amerika’da birilerine lobi faaliyeti olarak maalesef peşkeş çektiler. Birilerine sponsorluk yaptılar, birilerine de maalesef imkan olarak sundular. Çünkü onların derdi, bu şehir değildi. Onlar bu şehrin derdiyle de dertlenmediler. Onlar, hizmete bağlı olmayanlar, Müslüman bile olsalar ‘Kardeşimiz değil’ diyecek kadar maalesef taassup içerisinde bu ülkeye, bu ülkenin kaynaklarına çok büyük zarar verdiler. O yüzden MÜSİAD inşallah bundan sonraki süreçte, özellikle diğer işadamları örgütleriyle birlikte Kahramanmaraşımızı layık olduğu yere taşıyacaktır.”

Bakan Ünal’a konuşmasının ardından MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak tarafından adına fidan dikildiğini gösteren belge verildi.

Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

Müsiad’ın Kahramanmaraş’ta Yeni Hizmet Binası Açıldı

Müstakil İş Adamları Derneği’nin (MÜSİAD) Kahramanmaraş’taki yeni hizmet binasının açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın katılımıyla yapıldı.

MÜSİAD’ın Kahramanmaraş’taki yeni hizmet binasının açılışına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, MÜSİAD’ın bu geleneğe, kültüre ait olan ve insanı kendi kimliğine yabancılaştırılmasına karşı olan, paranın, ticaretin amaç değil bir araç olduğuna inanan bir avuç adamın çabası ve gayretiyle kurulduğunu söyledi.

MÜSİAD ile birlikte Kahramanmaraş’ın önemli mesafeler kat edeceğini vurgulayan Bakan Ünal, “Bizim kültürümüzde iş yerleri dualarla açılır dualarla kapanır. Bu toprakların karakteri budur. Bu şehrimiz özellikle son 10 yılda ticarette çok ciddi anlamda mesafe kat etti” dedi.

AK Parti hükümetiyle Kahramanmaraş’ın her yönüyle kazandığını belirten Bakan Ünal, “Şehrimiz birlik ve beraberlik içerisinde ekip ruhuyla bir takımın paydaşları gibi çalışmanın aslında herkes’e kazandırdığını gördü ve öğrendi” diye konuştu.

MÜSİAD Genel başkanı Nail Olpak ise MÜSİAD’ın Kahramanmaraş’ta 1994 yılında faaliyetlerine başladığını ancak bir süre nadasa bırakılmak zorunda kaldığını kaydetti. 26 yıllık birikimle yollarına devam edeceklerini söyleyen Olpak şunları söyledi:

“Bizler kaldığımız yerden devam etmek üzere karşınızdayız. Kahramanmaraş’ta hem kahramanlığı hem sanayisi hem de girişimciliği açısından bakıldığında çok farklı bir konumda olduğunu görüyoruz. Bu farklılıkların bilinciyle çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

Konuşmaların ardından temsili olarak kurdele kesilerek dernek hizmete açıldı. Törene AK Parti Kahramanmaraş milletvekilleri, Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer,Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ve MÜSAİD üyeleri katıldı.

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

ÜNAL MAHALLE BAŞKANLARI TOPLANTISINA KATILDI

Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Kahramanmaraş’ta AK Parti İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Mahalle Başkanları Toplantısı’na katıldı.

Mehmet Akif Ersoy kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Ünal, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik sözlerinden dolayı CHP’lileri eleştirdi. Ünal, kullanılan dilin insanlıktan ve insani değerlerden uzak olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

“Hadi PKK düşman, peki bu ana muhalefet partisine ne oluyor? Ana muhalefet partisinin şu 2-3 günde kullandığı dile baktığınızda işte demin sözünü ettiğim insanlıktan, insani değerlerden ve insanlığın üzerinde yükseldiği evrensel değerlerden çok uzak maalesef. Hiç bir ahlaki kaygı taşımayan ve maalesef orada kullandığı ifadeleri burada kullanamayacağım. Şimdi bizim de gelinimiz olan saygıdeğer Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımızın söylediği bir şey var. Diyor ki ‘Suç şahsidir. Bir insanı suçundan dolayı yargılayabilirsiniz. Ama bir insanın yaptığı çirkin bir iş üzerinden kurumları linç etmeyin.’ Bunu öyle bir hale getirdiler ki Allah korusun kullandıkları ifadeleri duydunuz, okudunuz. Şimdi burada buna bakmamız gerekiyor. Bu mücadele neyin mücadelesi? Biz, siyasi parti olarak iktidarda kalmak ve iktidara gelme mücadelesi mi veriyoruz, yoksa demin sözünü ettiğim bizim tarihimizin, kültürümüzün, insanlığın üzerinde yükseldiği o tarihi mirasın yeniden yükselme mücadelesini mi veriyoruz? Kim olduğumuzu unutmayacağız, nereye ait olduğumuzu unutmayacağız, hafızamızı asla kaybetmeyeceğiz.”

Kategoriler
Dünya Eğitim Ekonomi Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

MAHİR ÜNAL KAHRAMANMARAŞ’TA

Kültür Ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Dünya’yı tek bir kültür altında toplamak bütün farklılıkları tek bir benzerliğe dönüştürmek fikrinin Dünya’yı getirdiği kimliksizleştirme sorununun yaşandığını belirtti.

Kültür Ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Kahramanmaraş’ta kuran-ı kerim eğitim merkezinin açılışına katıldı.

Açılışta konuşan Bakan Ünal ; “Her bir toplum özellikle internet coğrafyasının oluşturduğu ve adeta yok ettiği aidiyet duygusuyla birlikte bir merkezden ve yörüngeden uzak bir şekilde büyük bir savrulma yaşıyoruz.  Ve bu savrulmada ise benzeşme neden oluyor”dedi.

Avrupa’nın İslam düşmanlığına dönüşmesi farklı bir cehaletin sonucu olduğunu söyleyen Bakan Ünal şunları söyledi; “  Bizim dinimiz insanları inançları yönünde serbest bırakmıştır. Sakalından takkesinden inancından dolayı hor görülen ama büyük bir medeniyetin mirasını kalbide taşıyan ümmi olmasına rağmen insana ait olan her güzelliği hayatında yaşatan bu topraklar savrulduğumuz, kaybolduğumuz, kimliğimizi kaybettiğimiz, insana ait cesareti ve iyiliği kaybettiğimiz bu günlerde Dünya’ya yeniden iyiliğin cesaretin ahlakın insana ait olanın inşa edilmesine dair bir mayayı sunmalıdır.”

Kuran’ın mezarlıkta okunmak evlerde asılı durmak için indirilmediğini söyleyen Ünal; “ Kuran okumak düşünmek anlamak ve yaşamak için indirilmiştir.  Kuran hizmeti yıllarca bu ülkede insanların hafızasına inancına değerlerine sahip çıkmak için can siper hane verdikleri mücadelenin nihayetinde buraya geldi” diye konuştu.

 

Kuran-ı kerim eğitim merkezinin açılışına Ak parti Kahramanmaraş milletvekilleri, Kahramanmaraş valisi Mustafa Hakan Güvençer,  Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ve ilçe belediye başkanları katıldı.

 

 

 

Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

Türk Ayakkabısının Yeni Rotası Dünya Liderliği

Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Karaküçük, “Bayan ayakkabı üretim merkezi olan Kahramanmaraş, yıl içerisinde ürettiği ortalama 200 bin çift ayakkabı ve 5 milyon dolar ihracat ile Türkiye’nin lokomotifidir” dedi.

 

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin, “Türklerin ayakkabıda İtalyanların pabucunu dama attı” sözünün çok doğru olduğunu belirten Karaküçük, “Türkiye son 25 çeyrektir güvenli liman, bunun yansıması olarak da konfeksiyon, tekstil, ayakkabı, enerji ve diğer sektörlerin hepsinde ülke olarak çok iddialıyız. Kahramanmaraş olarak ta hedeflerimiz arasında bayan ayakkabı üretimini markalaşma ile tamamlamak” şeklinde konuştu

ÜRETİM BİRİNCİSİYİZ

2014 yılında Kahramanmaraş ayakkabıcılık sektörünün 2.4 milyon dolar ihracat yaptığını bu rakamın 2015 yılında 5 milyon dolara çıktığını söyleyen Karaküçük, “Sektörün gelişimi için Kahramanmaraş’taki tüm kurumlar, kuruluşlar ile ortak çalışma yapıyoruz. Geçen yıl Ticaret ve Sanayi Odasında ‘Ayakkabı Çalıştayı’ yapıldı. Bu yıl da sektör ile alakalı yeni çalışmalar yapılacak.  Ar-ge inovasyon ile ayakkabıcılık sektörü lider sektör olma yolunda ilerleyecek. Üretim çeşitliliği ile küresel ekonomiye en iyi uyum sağlayan illerin başında Kahramanmaraş geliyor. Bunun yansıması olarak bayan ayakkabı üretimi, kuyumculuk, tekstil, enerji ve diğer ürün yelpazesinde hep birinciyiz”

672 MİLYON DOLARLIK İHRACAT

2015 yılında Türkiye’den 672 milyon dolarlık ayakkabı ihracatı yapıldığını Kahramanmaraş’tan ise 5 milyon dolarlık ihracat yapıldığına vurgu yapan Karaküçük şöyle konuştu: “Kahramanmaraş’ta ayakkabı sektörü denildiği zaman 200 kadar işletme yaklaşık 8-10 bin kadar personel çalışıyor. Ayakkabıcılık sektörü, üretim ve istihdam bakımından, ar-ge ve tasarım çalışmaları bakımından yüksek sanayileşme potansiyeli ile Kahramanmaraş’ın stratejik sektörlerinden birisidir. 80’li yıllarla gelişen serbest ekonomi akımına, günümüzün işbirliği ve kümelenme eğilimleri eklendiğinde iş dünyasının karşısına çok önemli fırsatlar çıkmaktadır. Maalesef uzun yıllar en önemli atılımı yer sorununu çözerek yapacakken çok geç kalan çözümler üretildi. Başka sektörlerde AR-GE, tasarım sizi rakiplere göre ileri götüren bir unsur olmasına rağmen ayakkabı sektöründe bu hayati ön şarttır. Her gün yeni model, yeni tasarımlar çıkarmak zorundayız, yoksa biz hayatta kalınmıyor.

AYAKKABICILIK 150 KAT BÜYÜDÜ

Kahramanmaraş’ta son üç yılın ayakkabı ihracatına baktığımızda 2012’den 2014’e 150 kat artış kaydedilmiştir. 2012 yılında 18.224 dolar, 2013 yılında 1,24 milyon dolar ve 2014’de 2,28 milyon dolar 2015 yılında 5 milyon dolar ihracat gerçekleştiren ayakkabıcılık sektörünün Kahramanmaraş ihracatındaki payı da artmaya devam etmekte, bu da gösteriyor ki Kahramanmaraş’ta ayakkabıcılık sektörü ciddi bir büyüme ve atılım trendinde bulunmaktadır”

 

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Siyaset

Okay, “Bu gecelerde imanımızla birlikte dirliğimiz ve birliğimiz de güçleniyor

Dulkadiroğlu Belediyesi, Regaip Kandili nedeniyle Ulu Cami’de namaz sonrası Kandil simidi, çörek ve badem ikram etti. Gecenin anlam ve önemine değinen Başkan Okay, bu gecede yapılan tüm duaların kabul edilmesini diledi.

Sosyal ve kültürel belediyecilikte farkını ortaya koyan Dulkadiroğlu Belediyesi, bu yöndeki çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Kandil gecelerin de farklı camilerde etkinlikler düzenleyen Dulkadiroğlu Belediyesi, Regaip Kandili programını Ulu Cami’de gerçekleştirdi. Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay’ın da katıldığı etkinlikte, namaza gelen vatandaşlara kandil simidi, çörek, meyve suyu ve badem şekeri ikram edildi. Başkan Okay, gecenin faziletine uygun yapılan duaların ardından vatandaşlarla bir araya geldiklerini söyledi.

Regaip Kandili’nin İslam âlemine hayırlar getirmesini dileyen Başkan Okay, “Bu mübarek geceler imanımızı güçlendirirken, birliğimiz ve dirliğimiz de pekiştiriyor” dedi.

Başkan Okay, konuyla ilgili sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Her kandil de olduğu gibi Regaip Kandili’nde de halkımıza bir aradayız. Bu güzel gecelerde Rabbinize vatanımızın birliği ve dirliği için dualar ediyoruz. İslam coğrafyalarının uğradığı zulümlerin bitmesi ve bu coğrafyaların yeniden huzura kavuşması için dua ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Tarihi dokusuyla ayrı bir öneme ve güzelliğe sahiptir. İbadetimizin ardından vatandaşlarımızla bir araya geldik ve ikramları bulunduk. Ben bu vesileyle Regaip Kandilinizin hayırlara vesile olmasını ve İslam coğrafyasına huzur getirmesini diliyorum.”

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

Ilıca’da, Kültür ve Turizm Platformu Oluşturuldu

Ilıca’da, Ilıca Merkez’de görev yapan okul idarecilerinin öncülüğünde, çevre mahalle muhtarları ve esnafların da katılımları ile Ilıca Bölgesi Kültür ve Turizm Platformu oluşturuldu.

Turizm çalıştayı öncesi Ilıca’da, Ilıca Merkez’de görev yapan okul idarecileri ve öğretmenler öncülüğünde, bölge mahalle muhtarları ve esnaflarında katılımı ile Kültür ve Turizm Platformu oluşturuldu. Bölgedeki tarihi, kültürel ve doğal güzellikleri ülke turizmine kazandırmak ve bölgenin gelişmesine katkı sağlamak amacıyla kurulan platform, ilk toplantısını Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın Kahramanmaraş ziyareti ve Turizm Çalıştayı öncesi mini bir ön çalıştay yaparak gerçekleştirdi.

Çalıştayda, Ilıca’nın kaplıca ve sağlık turizmine ilave olarak bölgede bulunan tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerin de tanıtılması için neler yapılabileceği masaya yatırıldı. Yapılan fikir alış-verişleri ve değerlendirmeler sonucunda, bölgedeki 15 mahalleyi de içine alan bir kültür haritası oluşturulması için çalışma yapılması ve çalıştay sonucunun rapor halinde, Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın katılımı ile yapılacak Turizm Çalıştayı’nda sunulması kararlaştırıldı.

ILICA BÖLGE OKULLARININ TURİZM ÇALIŞTAY RAPORU

Ilıca bölgesinde yer alan bölge okullarının misyonlarının sadece eğitim-öğretim değil bölgeni yenilenmesi ve gelişmesine katkı sağlamak ilkesi ile yapmış oldukları turizm çalıştayına ait rapor aşağıda belirtilmiştir.

 

DURUM ANALİZİ:

Ilıca bölgesi, Ilıca’yı merkez olarak düşünürsek Suçatı sınırlarından başlayıp Kapıkaya, Avcılar, Çamlıbel, Çakırdere, Süleymanlı, Hacıibrahimuşağı, Kozcağız, Beşen, Kertmen, Hacınınoğlu, Sarıgüzel, Karamanlı köylerini içine alarak en uçta Hacıbudak köyü ve obalarına kadar uzanan geniş bir coğrafi alan oluşturmaktadır. Bu bölge kaplıca turizminin yanında doğa turizmi, lezzet turizmi, tarih ve kültür turizmi, yayla turizminin yapılmasına müsait olup aynı zamanda dağcılık, kış sporları, anıt ağaçlar, su sporları, ve ülkemizde nadir bulunan bitki ve hayvan türlerini (semender, andız v.b) de barındırmasıyla bilim etkinliklerinin düzenlenebileceği bir potansiyele sahiptir. Ayrıca Doğu, Güneydoğu Anadolu, Doğu Akdeniz, İç Anadolu bölgesinin kavşak noktasında olması ve bu bölgeler içerisinde Ilıca gibi bölgenin olmaması bölgemizi değerli kılmaktadır.

 

FIRSATLAR (AVANTAJLAR)

  • Kültür ve turizm bakanının bölgemizden olup, bölgemize hassasiyet göstermesi,
  • Güvenli bir bölge olması (terör, anarşi, kötü alışkanlıkların olmaması v.b),
  • Bölge insanının misafirperver, yardımsever, hoşgörülü, anlayışlı ve kötü alışkanlıklara müsamaha göstermemesi,
  • Bölgenin su kaynaklarının bol olması,
  • Bölgede çevre mahallelerin organik ürünlerini bölgede hizmete sunma çabası (Pazarlar, yol boyu tezgahlar, kasap v.b),
  • Bölge ve çevre iş adamlarının yatırım yapma isteği,
  • Yakın bölgesinde başka kaplıca olmaması ve büyük coğrafi alana hizmet etmesi,
  • Yeni sıcak su kaynaklarının bulunması,
  • Doğal piknik alanlarının çok olması,
  • Çarşı ve çarşı kültürünün olması,
  • Düşük ve orta gelir seviyesine yönelik tesislerin bol olması,

 

TEHDİTLER ( DEZAVANTAJLAR)

  • Bölgeye ulaşım sağlayan tek alternatifin olduğu karayolunun uzun, dar, virajlı, eğimli ve tehlikeli olması,
  • Turizme hizmet veren personelin ya da vatandaşın turizm konusunda eğitimsiz olması,
  • Tanıtım ve reklamının yetersiz olması,
  • Sosyal alan ve eğlence merkezlerinin olmaması ( cafe, aile bahçeleri v.b)
  • Orta üst ve üst gelir seviyesine yönelik tesislerin olmaması,
  • Alt yapının yetersiz olması
  • Çevre düzenlemenin yetersiz olması
  • Çocuk oyun alanlarının yetersiz olması
  • Çarpık şehirleşmenin olması
  • Yıllardır bürokrasi ilgisizliği yüzünden halkın ümitsiz ve inancını yitirmiş olması,
  • Çarşının modern bir yapıda olmaması,
  • Kaplıca tesislerinin yetersiz, kalabalık olması, özel havuzların yetersiz ve dinlenme tesislerinde kaplıca suyunun olmaması,
  • Turizme yönelik eğitim tesisleri ya da bölümlerinin olmaması,
  • Spor alanlarının olmaması,
  • Konferans, toplantı, tiyatro, sinema salonu gibi toplumsal mekânların olmaması,
  • İbadethanelerin yetersiz gelmesi,
  • Çevre mahallelerden gelen vatandaşın organik ürünlerini sergilediği alanların modern olmaması ve her kitleye hitap etmemesi,
  • Kamu kurum ve kuruluş mekânlarının turizmde etkin şekilde kullanılmaması,

ÖNERİLER

  • Bölgenin en başta ulaşım sorunlarının çözüme kavuşturularak insanların zihnindeki ulaşım noktasındaki kötü imajın yıkılması ve ayrıca bölgeye giriş yolu olan Suçatı noktasından başlayıp Ilıca bölgesine ve hatta Ekinözü İçmelerine kadar yolda iyileştirme çalışmaların yapılabileceği,
  • Bölgenin hem kaplıca imkânlarını hem de oksijeni bol bir bölge olduğunu düşündüğümüzde sağlık turizmine elverişli olduğu görülmekte olup bölgenin bu yönde tanıtımının yapılıp ve Fizik Tedavi tesislerinin oluşturulabileceği,
  • Bölge içerisinde tarihi ipek yolunun geçtiği bilinmekte olup buranın cazip hale getirilerek tarih turizmi için canlandırılabileceği,
  • Bölge içerisinde Ceyhan Nehrinin oluşturmuş olduğu Kısık Vadisi, Engizek Mağarası, Savruk Şelalesi, Abaz Yaylası, Atlık Dağı gibi nadir doğa güzelliklerin hepsinin bir arada bulunması bölge için büyük bir fırsattır. Buraların doğa turizmi açısından değerlendirilebileceği,
  • Bölge sınırları içerisinde yer alan Menzelet Baraj Gölünün Su Sporları ve Tekne gezisi gibi aktiviteleri içerisinde değerlendirilebileceği,
  • Bölgeye ulaşım esnasında yol güzergâhının Suçatı Baraj Gölü ve Menzelet Baraj Gölü kıyısından geçtiğini düşünürsek belli noktalarda bölgeyi ziyarete gelen insanların dinlenebileceği ve çeşitli aktivitelerin yapılabileceği noktaların oluşturulabileceği,(Seyir Terasları gibi)
  • Bölgenin tarihi ve doğal güzelliklerinin haritası çıkarılarak bölgeye has bir kültür yolu oluşturulabileceği,
  • Bölge içerisinde daha nitelikli tesisler oluşturularak bölgede Kongre Turizminin sağlanabileceği,
  • Bölgenin coğrafi yapısına bakıldığında kış aylarının da değerlendirilerek kış turizmine yönelik tesisleşme yapılabileceği,
  • Ilıca içerisinde turizm sektöründe çalışan halkın bilinçlendirilmesi amaçlı bölgede bulunan Ilıca ÇPAL içerisinde Turizme yönelik bölümlerin açılabileceği ayrıca üniversite bazında da turizme yönelik bir Yüksekokulun açılarak bölgedeki anlayışın değiştirilebileceği,
  • Bölgenin cografi ve iklim özelliklerine baktığımızda çeşitli sportif faaliyetlere uygun olduğu bu yönde tesisleşmenin sağlandığında sportif faaliyetlerde kamp merkezi olabileceği,

 

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

Kahramanmaraş’taki Konteyner Kent Mahkemelik Oldu

Kahramanmaraş’ta Suriyeli sığınmacıların barınacağı 25 bin 40 kişilik konteyner kentin yapımına karşı çıkan Sivricehöyük Mahallesi sakinlerinin oluşturduğu Maraş Yaşam Platformu, meranın hazine arazisine dönüştürülmesiyle ilgili yürütmenin durdurulması ve iptali istemiyle İdare Mahkemesi’nde dava açtı.

Kent merkezine 15 kilometre uzaklıkta bulunan Sivricehöyük Mahallesi’ndeki 37 hektarlık araziye inşa edilmeye başlanan 5 bin konteyner kapasiteli 25 bin 40 kişilik konaklama tesisinin inşa çalışmaları devam ediyor. Mera arazisine, sığınmacıların barınacağı konaklama tesisi yapılmasına karşı çıkan bölge sakinleri, başlattıkları eylem ise sürdürüyor. Konteyner kentin bölgeye yapılmasına karşı çıkan Maraş Yaşam Platformu,Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’ne başvurarak mera arazisinin hazine arazisine çevrilmesiyle ilgili yürütmenin acil durdurulması talebiyle iptal davası açtı.

Maraş Yaşam Platformu Başkanı Salman Akdeniz, avukatlar Anıl Engizek ve MustafaTorun tarafından yapılan başvuruda, mera arazilerinin satışa çıkarılması halinde önceliğin alanı kullanan insanlar olduğuna dikkat çekilerek, konaklama tesisi yapılamayacağı ve bölge sakinlerinin inşa edilecek konteyner kente karşı oldukları belirtilerek yürütmenin durdurulmasını istedi.

Maraş Yaşam Platformu Başkanı Salman Akdeniz, kamuoyunda yansıtıldığı gibi mezhepçilik yapmadıklarını belirterek, aksine daha önce bölgede yaşanan olaylar nedeniyle kaygılı oldukları için sığınmacılara değil, seçilen alana karşı olduklarını söyledi.Akdeniz, bölge insanlarının rızaları alınmadan, hassas yapıları göz önünde bulundurulmadan alınan karardan vazgeçilmesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

“Buradaki mevcut bir araya gelişimizin temel nedenleri; alan tercihinin yanlış olması, bölge halkının rızasının alınmaması, bölge insanlarının inançsal mevcut etnik yapıdaki mevcut hassas yapının göz önünde bulundurulmaması. Karşı çıkışımız daha önce de belirttiğimiz gibi gayri insani, ilkel ve ırkçı değil. Biz mültecilere karşı değiliz. Biz burada yapılacak konteyner kentin, bölgede yaşayan insanların durumlarını göz önünde bulundurulmamasını kaygıyla karşı çıkıyoruz. Bunun yapımını karar alan mercilerin tekrar düşünmesini, bunun burada olmasının doğru olmadığını artık bütün dünya kamuoyu duymuştur, bilmiştir. Kamuoyunda bazı yerlerde çıktığı gibi biz burada mezhepçilik yapmıyoruz. Aksine burada bir arada yaşayan bizler, Alevi’si, Sünni’siyle şu anda alanda bunlar var. Bizler diyoruz ki; bu bölgede daha önce yaşanan acılardan dolayı korkularımızı, kaygılarımızı besleyen bir durumdur bu. Gelin hep beraber bu duruma karşı çıkalım. Bunun burada olmaması için birlikte mücadele edelim.”

Avukatlardan Mustafa Torun ise, Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’ne meranın hazine arazisine çevrilmesiyle ilgili yürütmenin acil durdurulması talepli iptal davası açtıklarını ve hukuki mücadeleyi sonuna kadar devam edeceklerini kaydetti. Torun, yürütmenin durdurulmasıyla ilgili sonuç alınamaması halinde Danıştay, Anayasa Mahkemesi ve sonrasında da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar başvuruya gideceklerini anlatarak, şöyle konuştu:

“Bu köyün bir mera kooperatifi var. Kadimden bu yana mera olarak kullanılan bir alan. Meralarla ilgili hukuki sürece değinecek olursak; mülkiyeti devlete ait ama tasarruf ve kullanım hakkı halka aittir. Biz bu düzenden yola çıkarak Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’ne bu mera vasfının, hazine vasfına çevrilmesiyle alakalı acil yürütmeyi durdurma talepli iptal davasını açtık. Tabi bizce hukuki anlamda yani tamamen objektif düşünecek olursak burada ciddi usulsüzlükler var. Yani bu usulsüzlükler karşısında acil yürütmeyi durdurma kararı vermekte hiç bir beis olduğunu düşünmüyorum ve hiç bir şekilde de tereddüt de yaşanmaması gerektiğine inanıyorum. Çünkü buranın bir mera kooperatifi var, mera kooperatifinin bir başkanı var. Bunlara, köylüye, muhtara bildirilmesi lazımdı, burada böyle bir çalışma var şeklinde. Çünkü bu değişecekse alım hakkının önce köylüye ait olması lazım. Dediğim gibi kadimden bu yana köylünün kullandığı bir alan. Yani bizim hukuki alanda talebimiz bu oldu. Eğer yürütmeyi durdurma kararı alamazsak biz Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi’ne itirazda bulunacağız, sonrasında kararla alakalı yine bir iptal çıkmaz, reddedilirse davamız biz bunu Danıştay’a taşıyacağız. Eğer oradan da bir sonuç alınamazsa Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunulacak, o da olmazsa en son Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yani hukuki olarak tüm yolları tüketeceğiz.”

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

BÜYÜKŞEHİR İTFAİYESİ ÇITAYI YÜKSELTİYOR

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Karacasu’da  itfaiye grubu içerisinde bulunan İtfaiye Eğitim ve Uygulama Merkezi faaliyete geçti.

Muhteviyatında; yangın evi, kuyu-kurtarma gibi birçok istasyonun bulunan tesislerdeki ilk eğitimler, itfaiye eğitmenlerine verildi. Uygulama sırasında; eğitmenler, kontrollü çıkarılıp, seviyesi değişken hale getirilen alevlere ve yoğun dumana farklı açılardan müdahale etti. Doğru ve yanlış müdahale şekilleri tüm itfaiye personeline teorik eğitimde kullanılmak üzere kayda alındı.

İtfaiye Dairesi Başkanı Cahit Küçükönder yaptığı yazılı açıklamada; KABİTEM eğitim ve uygulama tesislerinde, personelin Başta yangın olmak üzere; ileri düzey kurtarma ve Kimyasal-biyolojik-radyoatif-nükleer olaylaramüdahale yeteneklerinin geliştirilmesi ve hızının artırılmasının hedeflendiğini açıkladı. Ayrıca talep etmeleri halinde çeşitli kurum ve kuruluşların yangın söndürme personelleri ile AKMOD ve gönüllü itfaiyecilere eğitim verilebileceğini belirtti.

Ülke genelinde birkaç itfaiye bünyesinde bulunan eğitim ve uygulama tesislerinin bölge itfaiyelerine de hitap etmesi planlanıyor.