Türkiye genelinde meydana gelen elektrik kesintisi Kahramanmaraş’ta günlük hayatı felç etti.
Kent genelinde 10.30’da başlayan ve aralıklarla gidip gelen elektrik kesintisi nedeniyle trafik lambaları devre dışı kalırken, 2 ayrı noktada hasarlı trafik kazası meydana geldi. İş yerlerinde birçok elektronik cihaz yandı. Trafik akışının polisler tarafından sağlandığı kentte, vatandaşlar elektriklerin ne zaman verileceğini bilmediklerinden dolayı mum satın aldı.
Kahramanmaraş’ında içinde bulunduğu 45 ilde elektrik kesintisi yaşanıyor.
Yapılan açıklamada kesintinin nedenlerinin araştırıldığı bildirildi. Kesintinin terör kaynaklı, siber saldırı olabileceği belirtiliyor. Kesinti Kahramanmaraş’ ta pek çok kurumda işleri durma noktasına getirdi. Trafik lambalarının çalışmaması trafikte problemlere neden oluyor. Yetkililet tüm sürücüleri dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Kahramanmaraş’ta, ‘okula gidiyorum’ diyerek evden ayrılan 16 yaşındaki lise öğrencisi Rabia Kekil’den bir aydır haber alınamıyor. Fabrikada işçi olarak çalışan baba Ramazan ve anne Hacer Kekil çifti kızlarının, Mersin’in Tarsus ilçesinde vahşice katledilen Özgecan Aslan’la aynı akıbeti paylaşmasından endişe ediyor. Anne Hacer Kekil, “Özgecan’ın başına gelen benim kızımın da başına gelebilir. Tedirginiz.” diye konuşuyor.
İddiaya göre, Merkez Dulkadiroğlu ilçesi Karaziyaret Mahalle’sinde ailesiyle birlikte yaşayan Kahramanmaraş Öğretmen Lisesi 3. sınıf öğrencisi Rabia Kekil, 27 Şubat’ta ‘okula gidiyorum’ diyerek evden çıktı. Rabia’nın akşam eve dönmemesi üzerine baba Ramazan (41) ve anne Hacer Kekil (38) polise başvurup, kızlarının kayıp olduğunu, telefonuna ulaşılamadığını bildirdi. Rabia’nın bulunması için çalışma başlatan polis, genç kızın okul çıkışı arkadaşı Bahadır K. ile buluştuğunu ve Karacasu TOKİ konutlarında ikamet ettiğini belirleyerek aileye bildirdi. Bunun üzerine Bahadır K.’den şikayetçi olan Kekil çifti, Bahadır K.’nin babası Y.K. ile görüşerek kızlarını görmek istedi. Y.K., genç kızın ailesine şikayeti geri almaları karşılığında kızlarını görebileceklerini söyledi. Ancak aradan bir ay geçmesine rağmen kızlarından haber alamayan Kekil çifti, şimdi kızları Rabia’nın hayatından endişe ediyor.
“KIZINIZ GİTTİYSE KENDİ GİTMİŞTİR, ZORLA KİMSE KİMSEYİ KAÇIRAMAZ”
Polisin araştırması sonucu, kızının 26 yaşında olduğu sanılan Bahadır K. isimli bir gençle kaçırıldığının belirlendiğini söyleyen anne Hacer Kekil, savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, kızının kaldığı adresin bilindiğini ancak hiçbir işlem yapılmadığını öne sürdü. Emniyet Müdürlüğü’ndeki yetkililerin, ‘Kızınız gittiyse kendi gitmiştir, zorla kimse kimseyi kaçıramaz’ dediğini iddia eden Kekil: “Çocuk Şube’ye başvurduk, kızımın kaybolduğuna dair. Polis bizimle ilgilendi, sonradan Bahadır K. ile gittiğini öğrendik. Polisbize; ‘kızınız gittiyse kendi gitmiştir, zorla kimse kimseyi kaçıramaz’ diyerek sürekli bizi rahatlatmaya çalışıyorlar. Çocuğumuzun sesini o günden beri duymuş değiliz. Benim kızım masum olmayabilir, kızım eğer gönlüyle gittiyse alıkoyanlar telefonunu açsın, ben aradığımda ‘iyiyim anne’ desin ki; bende rahatlayım biraz. Ne olursa olsun biz çocuğumuzu istiyoruz, hayatından endişe ediyoruz.” diye konuştu.
Mersin’in Tarsus ilçesinde üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın, vahşice öldürülmesinin ardından kızının hayatıyla ilgili endişesinin arttığını ifade eden Kekil şöyle konuştu: “Benim kızım 27 Şubat’ta okula diye çıktı tekrardan dönmedi eve. Biz hayatından endişe ediyoruz. Ne telefon, ne ses, nede mesaj hiçbir sesini duyamıyoruz. Öldü mü kaldı mı? Satıldı mı? hiçbir fikrimiz yok. Her başvuruda bulunduğumuz yerde rahat olmamız söyleniyor. Nasıl rahat olalım. Özgecan vakasını hepimiz biliyoruz, zaten bu kadar tedirgin olmamız ondan kaynaklanıyor. Özgecan’ın başına gelen benim kızımın da başına gelebilir. Biz bunu görevlilere söylediğimizde ‘bir şey olsaydı şimdiye çıkardı’ diye cevap veriyor. Savcı bile ‘çocuğunuz reşit’ diyor bize.”
Dostluk Grubu, Ilıca Yeniyapan İlkokulu’nda çocuklara hediyeler verdi vatandaşlara elektrikli soba dağıttı.
“Maksat iyilik olsun” sloganı ile yola çıkan Dostluk Grubu, gönül köprüleri kurmaya devam ediyor. Bu kez Ilıca’ya “Dostluk Köprüsü” kuran grup, Ilıca Yeniyapan İlkokulu’nu ziyaret ederek öğrencilere hediyeler verdi vatandaşlara elektrikli soba dağıttı.
29 Mart Pazar günü gerçekleştirilen programda, sabah saatlerinde Kahramanmaraş Şehir Merkezi’nden yola çıkan grup kahvaltıyı Ilıca’da yaptı. Grup daha sonra kısa bir Ilıca turunun ardından Ilıca’nın eskiden mahallesi olan Yeniyapan’a geçti. Yaklaşık 70 yıllık tarihi bulunan Yeniyapan İlkokulu’nda grubu Ilıca Yeniyapan Ortaokulu Müdürü İbrahim Karalar, Müdür Yardımcısı Yusuf Duz, öğretmenler ve vatandaşlar karşıladı.
Daha sonra tanışma ve konuşmalar yapıldı. Konuşmalarda Dostluk Grubu Başkanı Veli Karalar ve Kurucu-Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahman Akbaba gurubun çalışmaları hakkında bilgiler verdiler.
Yeniyapan Ortaokulu Müdürü İbrahim Karalar ise yaptığı konuşmada; Dostluk Grubu’nun okula yaptığı ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Karalar; anasınıfıyla birlikte okulun beş derslikten ibaret olduğunu ve tarihinin yaklaşık 70 yıla dayandığını belirtti. Karalar konuşmasında; “Okulumuz bölgenin en eski okulu… Ben de bu sıralarda okudum. Bildiğimiz bir çok insan bu sıralardan geçmiştir. Dolayısı ile oldukça eski bir okul. Biri lojmandan bozma anasını olmak üzere beş sınıfımız ve 135 öğrencimiz var. Arkadaşlarımız özveriyle görevlerini yapmaya çalışıyorlar. Bugün sizleri aramızda görmek bizleri çok mutlu etti. Dostluk Grubu’nu medyadan ve sosyal medyadan takip ediyorum ve gerçekten takdir ediyorum. Çok farklı mesleklerden insanlar hiçbir siyasi maksat olmadan “maksat iyilik olsun” sloganı ile bir araya gelmişler. Ne mutlu sizlere… Dostluk Grubu’yla ilişkilerimizde bunu bir başlangıç olarak görüyorum. İnşallah tekrar geleceksiniz, biz sizleri ziyaret edeceğiz. İleride başka projeleri paylaşacağız. Belki sizlere şu an teşekkür etmekten başka bir şey yapamayacağız. Ama sizler gerek yaptığınız yardımlarla, gerekse medya aracılığı ile sesimizi duyurarak bizlere destek olacaksınız. Bunu biliyoruz ve bir kez daha teşekkür ediyoruz.” dedi.
Konuşmaların ardından çocuklara verilmek üzere, muhtevası kırtasiye ve giyim malzemelerinden oluşan hediye kolisi Müdür Yardımcısı Yusuf Duz’a teslim edilirken, 20 adet elektrikli soba ise grup üyeleri tarafından Ilıca ve Beşen Mahalleleri’nde ikamet eden ihtiyaç sahibi vatandaşlara dağıtıldı.
Soba alan vatandaşlar “Teşekkür ederiz, bu soğuk günde içimizi ısıttınız.” diyerek duydukları memnuniyeti ifade ettiler.
Grup adına Ilıca Yeniyapan programına katılan üyeler Abdurrahman Akbaba, Veli Karalar, Adem Çetinkaya, Ahmet Tilki, Halil İbrahim Algan, Zeynep Ocakçıoğlu, Nazan Tepebaşı Darendeli, Ayşegül Dilbirliği ve Dilek Kızıldoğan daha sonra tarihi yerleşim yeri olan Süleymanlı’yı da ziyaret ederek şehir merkezine döndüler.
Motosikletle tehlikeli yolculuğun böylesi…-Kahramanmaraş’ta kağıt toplayıcıların bindiği motosiklette arkada oturanın tuttuğu el arabasıyla tehlikeli yolcuk görenleri şaşırttı Elbistan ilçesinde motosiklet arkasındaki el arabasına oturan çocukların tehlikeli yolculuğu görenleri hayrete düşürdü.Güneşli Mahallesi, Şeyh Edebali Caddesi üzerinde biri erkek 3 çocuğun motosiklet arkasındaki el arabası üzerinde yaptıkları tehlikeli yolculuğu görenler hayretlerini gizleyemedi.Geçimlerini kağıt toplayıcılığı yaparak sağladığı öğrenilen baba ve çocuklarının tehlikeli yolcuğu, AA muhabirinin kamerasına yansıdı.Kasksız şekilde tümseklere aldırmadan motosikleti süren baba ve arkasında oturan kızının eliyle çektiği kağıt toplama arabasındaki kardeşlerinin rahat tavırları ve gülüşmeleri dikkat çekti.Motosiklet sürücüsü, tehlikeli yolculuğa aldırmadan gözlerden kayboldu. ..
Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği bir otomobil, sulama kanalına uçtu. Kazada, 3 kişilik aile ölümden döndü.
Kaza, Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ahmet D. (27), eşi ve 1 yaşındaki çocuğu Muhammed Sait D. ile birlikte 14 EV 804 plakalı otomobili ileElbistan’dan Göksun ilçesi istikametine doğru seyir halinde olduğu sırada, aracının direksiyon hakimiyetini kaybetti. Savrulan otomobil, yoldan çıkarak ilk olarak kaldırıma çarptı. Duramayan otomobil, yaklaşık 2 metre derinliğindeki sulama kanalına uçtu. Sürücü Ahmet D., eşi ve çocuğunu büyük oranda hasar gören otomobilden çıkarmayı başardı. Kazayı hafif sıyrıklarla atlatan ve ölümden dönen aile, kendi imkanları ileElbistan Devlet Hastanesi’ne başvurdu.
Ayakta tedavi edilen aile taburcu edilirken kanaldaki su seviyesinin az olması bir facianın önüne geçti.
Kanala uçan otomobil, trafik polislerinin olay yerindeki çalışmasının ardından çekici yardımıyla bulunduğu yerden kaldırıldı. Olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı. -KAHRAMANMARAŞ
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük, dünyanın birçok ülkesinde GDO’lu pamuk üretimi yapıldığını belirtti. Karaküçük, bu konuda Türkiye’de de bir çalışma yapılmasını tavsiye etti.
Bölgesel Kalkınmada Güçbirliği Platformu’nun 5’ncisi Osmaniye’de yapıldı. Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası’nın (OTSO) ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Hatay ve Osmaniye’nin Ticaret ve Sanayi Odası başkanları ile kalkınma ajanslarının yöneticileri katıldı. Her toplantıda bir konuyu masaya yatıran platform üyeleri, Osmaniye’de pamuğu konuştu.
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Karaküçük, pamuk konusunda etkin bir tarım politikasına ihtiyaç olduğunu belirtti. Karaküçük şöyle konuştu: “Dünya pamuk piyasasında önemli bir oyuncu olan Türkiye’nin, bu alandaki önemi gittikçe artıyor. Türkiye, hem üretici ülke olup, hem de yoğun miktarda pamuk ithalatı yapıyor. Türkiye’nin yaklaşık 700 bin ton üretimi, 1 milyon 400 bin ton tüketimimiz var. Aradaki fark ithalat yoluyla kapatılıyor. 2014’te yaklaşık 2,5 milyar dolar pamuk ithalatı yapan ülkemizde pamuk ekim alanlarının azalması, bir yandan Türk çiftçisini mağdur edip sanayicileri dışa bağımlı hale getirirken diğer yandan ciddi bir döviz kaybına neden oluyor.”
ÇÖZÜM YOLU
Başkan Karaküçük son olarak şunları dile getirdi: “Türkiye’nin en önemli endüstriyel tarım ürünü olan pamukta yaşanan sorunların çözümü için ekim alanlarının yeniden artırılması ve pamuk prim desteğinin yükseltilmesi gerekiyor. Dünya’da pamuk üretimine en çok desteği veren, en büyük pamuk üreticileri arasında yer alan ülke ABD. Türkiye’nin pamuk ithalatının yarısı ABD’den gerçekleşiyor. Biz de ülke olarak pamuk üretimini daha çok desteklemeli ve makineli hasada geçilmesini teşvik etmeliyiz. Ayrıca, çırçır fabrikalarının rehabilite edilebilmesi için de kamu desteği şart”
Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı genel seçim sürecinde ziyaretlerine Selçuk Sitesi ve Aras Galeri esnafını ziyaret ederek devam etti. Arıkan Türkiye’de İstanbul’dan sonra en çok altın işleyen kuyumcuları ve çanta imalatında çok iyi bir noktaya gelen çanta imalatı yapan esnaflarla bir araya geldiklerini söyledi.
Seçim çalışmalarına aralıksız devam ederek çalışmalarını ara vermeden tüm hızıyla sürdüren Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Aday Adayı genellikle kuyumcular, çanta imalatı yapan ve elektrik elektronik sektöründe faaliyet gösteren esnafların bulunduğu Selçuk Sitesi esnafını ziyaret ederek sıkıntılarını dinledi.
Her gün kentin bir noktasında esnaf ve vatandaşlarla bir araya gelen Arıkan Selçuk sitesindeki ziyaretine kuyumcu esnafından başladı. Tek tek imalathaneleri gezen Arıkan elleriyle altına şekil veren ustalarla sohbet etti. Esnafın partilerine karşı gösterdiği teveccüh karşısında mutlu oldu.
Çanta imalatı yapan esnafları da da ziyaret eden Arıkan, çanta imalatı yapan esnafların bu sektörü çok iyi bir yere getirdiğini gördüğünü söyledi.
Arıkan, “Kahramanmaraş’ın en fazla esnafının olduğu, imalatın ve üretimin yapıldığı Selçuk Sitesindeki esnafları ziyaret ettik. Ziyaretimizde kuyumcu imalathaneleri, çanta imalathaneleri ve elektronikçi ağırlıkta olarak ticaret yapan esnaflarımızın sıkıntılarını dinledik. Esnafımızla yaptıkları işler konusunda görüş alışverişinde bulunduk. 30 yıl önce Selçuk Sitesinde esnaflık yapmaya başlamış fakat yerleri artık küçük gelen esnaflarımızın gelişimleri noktasında fikirlerimizi paylaştık. Kuyumcular Odasına bağlı resmi kayıtlı olarak Kahramanmaraş’ta bin 79 tane altın işleme atölyesi olan esnafımız var. Altın işlemeciliğinde Kahramanmaraş Türkiye’de İstanbul’dan sonra ikinci sırada olan bir ilimiz. Çanta olarak tabir edilen yöntemle burada işlenen altınlar tüm Türkiye’deki kuyumcu esnafına gönderiliyor. Kuyumcukent yapıldığı zaman esnafımız daha çok gelişecek. Daha fazla Kahramanmaraş’ta altın işlenecek. Kahramanmaraş’ta çanta imalatının çok geliştiğini dünyada global marka olan çanta imalatlarındaki aynı marka aynı kalitede çanta üretildiğini gördüm. Ben de bir sanayiciyim esnafım bundan bende gurur duydum.” Dedi
Kahramanmaraş’ın artık kabuğuna kırmadığını da dile getiren Arıkan konuşmasını şöyle sürdürdü; “Kahramanmaraş her geçen gün büyüyor ve daha fazla gelişiyor. Meslek sitelerinde esnafımız daha iyi imkânlara ve daha iyi alt yapıya kavuştuğu ve iş yerlerini genişlettiği zaman büyük üretimler yapacaktır. Dünyanın her yerine ve her köşesine ihracat yapacaklarına inanıyorum. Vekil olduğumuz zaman çalışmalarımız olacak. Yapmamız gereken ne ise onu yapacağız. Dünyadaki fuarlara katılmaları ve işlerini büyütmeleri konusunda bizlerde elimizden geleni yapacağız. Tüm esnafımıza başarılar diliyorum. Daha iyi imkânlarda ve daha iyi şartlarda işlerini kat kat geliştireceklerini, Kahramanmaraş’ın üretimine ve istihdamına büyük katkıları olacağına inancım tam. Gelecekte güzel ve gelişmiş ve güzel Kahramanmaraş için esnafımızla hak ettiği yere getireceğiz.”
Tarım sektörünün sorunlarının konuşulduğu ziyarette MHP Milletvekili Aday Adayı Ejder Oruç, özellikle kırsal kesimin geçim kaynağı olan tarımın ülkemizde desteklenmediğine dikkat çekerek; “Bugün dünya tarıma yöneldi. Bizim ülkemizde ise maalesef çiftçilerimiz gereken desteği alamıyor. Çiftçimiz her geçen gün kan kaybediyor. Şehrimize bakacak olursak, tarım arazilerine fabrikalar kurularak yok edildi. Diğer yandan şuanda diğer tarım arazilerimiz ise korunmuyor tek tek imara açılıyor. Bu durum şehrin tarımsal geleceği açısından büyük bir tehlike arz ediyor.
Tarım arazilerinin korunmasında ise özellikle yerel yönetimler ve ziraat odalarımıza büyük görevler düşüyor” dedi.
Ülke ekonomisi ve geleceği için tarımın önemine değinen Oruç, yeni tarım politikalarının üretilmesi ve üreticinin gerçek anlamda desteklenmesinin gerektiğini söyledi.
Oruç: “Çiftçimizin üretimde verim ve kaliteyi artırması için Ziraat Fakültesi ile işbirliği şart. Hibrit tohum araştırmalarının yapılması ve çiftçilerimizin yönlendirilmesi gerekiyor. Artan nüfus ve beslenme zorunluluğu düşünürsek verim ve kalite düşüklüğünün ortadan kalkması için Tarımsal AR-GE birimleri kurulmalı.
Toprak gelişen teknoloji ile işlenmeli ve gençlerimizi de tarıma yöneltmemiz gerekiyor” diye konuştu.
MHP’nin tarım politikasından da bahseden Oruç: “MHP iktidara geldiğinde çiftimizin yüzü gülecek. Alnının teri toprakta kalmayacak” dedi.
Ziraat Odası Mehmet Çetinkaya ise; Ejder Oruç’a ziyaretinden dolayı teşekkür ederek, çalışmalarında başarılar diledi.
Kahramanmaraş-Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Topluluğu başkanı, AzeDer (İndex) İl Temsilcisi, Azerbaycan Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliği Kahramanmaraş Öğrenci Temsilcisi Tural Şahbazlı 31 mart Soykırımı ile ilgili açıklama yaptı.
Şahbazlı; Ermenilerin sözde soykırım iddiasına karşı, bizlerde birlik ve beraberlik içinde hareket ederek, gerçek soykırım olan bu olayları tüm platformlarda dile getirmeliyiz.
31 Mart Soykırımı dolayısıyla açıklama yapan Şahbazlı şunları dile getirdi: “Ermeni Devrimci Federasyonu, Bakü’nün denetimini elinde tutan Bolşeviklerin desteğiyle, Müsavat’a yönelik karşı devrimcileri bastırmak için askerî harekâtı başlatmıştır. Yapılan Soykırım sonucu; Şamahı kazasının 58 köyü dağıtılmış, 7 bin kişi, 1653 kadın ve 965 çocuk öldürülmüştür. Kuba (Guba) kazasının 122 köy talan edilip yakılmıştır. Yukarı Karabağ’da 150’den fazla köy yağmalanmış, Zengezur kazasında 115 Müslüman köyü dağıtıldı. İrevan Guberniyası’nda 211 köy yıkılmış ve 132 bin Müslüman katledilmiştir. (ölenlerin %70’i yaşlılar, kadınlar, ve çocuklar gibi savunmasız bireylerden oluşmaktaydı). Bakü’den sonra Guba, Şamahı, Gence ve diğer kent ve bölgelere de yayılan kıyım eylül ayına, Nuri Paşa komutasındaki Kafkasya İslam Ordusu’nun Bakü’ye girmesine kadar devam etmiştir.”
Bu Soykırımı arkasında görünen ve görünmeyen nedenler ve gerçeklikler var. En büyük neden ise Azerbaycan ve Anadolu topraklarını kapsayacak “Büyük Ermenistan” projesi için en büyük “engel” Aras nehrinin karşı kıyılarında yaşayan Azerbaycan ve Anadolu Türkleri idi. –diyen Şahbazlı Sözlerine şöyle devam etti: “Etnik temizlemenin hedefi belliydi. Anadolu veya Azerbaycan Türkü olmak fark etmiyordu. Bugün Azerbaycan halkı tarihin her aşamasında olduğu gibi Mart 1918 yılında vatanı uğruna şehit düşmüş evlatlarının aziz hatırasını daim yaşatmak için büyük özen göstermektedir.”
Son olarak bu yıl Ermeni Soykırımı iddialarının 100. Yılı nedeniyle Ermeniler yoğun çalışma içindedir.-diyen Şahbazlı: Ermenilerin sözde soykırım iddiasına karşı, bizlerde birlik ve beraberlik içinde hareket ederek, gerçek soykırım olan bu olayları tüm platformlarda dile getirmeliyiz. Dinine, ırkına, milli kimliğine bakılmaksızın adalet tarafında olan herkes gerçek Soykırımıları yapanların cezalarını almaları için elinden gelen desteği göstermelidir. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin ayrılmaz parçası olan ve Ermenilerce işgal edilmiş topraklarda haysiyetsizce yapılanlara, Doğu Türkistan’da yapılan işkencelere, Kerkük’te,Suriye’de yaşanan katliamlara, Güney Azerbaycan’da yaşanan baskı ve zulüme göz yummamalı ve insanlığa karşı bir suç olan bu vahşilikleri unutmamalı, unutturmamalıyız.” –dedi.