Kategoriler
Dünya Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Siyaset

Cihan Ahmet Cesur Yazdı

Diplomasiyi neden kullanamıyoruz?

Neden herkesle kavgalıyız?

Yönetim sistemimiz ister parlamento aracılığı ile olsun, ister başkanlık sistemi ile olsun bize düşmanlık yapanlar zaten iyiliğimizi hiç bir zaman istemez.Bizim diplomatik becerisi olan bir kuşağımız ve damarımız vardı.Tüm dünyadan soyutlanan bir ülkeyemi evriliyoruz?Geleceğimiz, soğuk savaş döneminden kalma devletçikler gibi yada Kuzey Kore gibi mi olacak? Bunun sistemle , referandumla yada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la alakası yok. Tamamen kullandığımız yanlış diplomatik dille, tavırla alakalı olduğunu düşünüyorum.Acilen kullanamadığımız uluslararası dile hakim, diplomasiyi kullanan ve gösterilen iki yüzlülüğü görmesine rağmen sabretmesini bilen çelik yürekli devlet adamlarını bulup çıkarmamız lazım. Her krizden sonra hamaset destanı yazıyoruz ama sonrası bize pahalıya mal oluyor.Rusya ile yaşanan krizde neler yaşandığını ve nelere mal olduğunu hepimiz yaşadık.Suriye ve Mısır’da yanlış ata oynadık şimdi herkes birbiri ile dost tek ortak düşman biziz.Etrafımızda bir Rusya kaldı ama ilk köprüden önceki son çıkışta onunda bizi satacağını öngörebiliyoruz.Bizim kendimizi vazgeçilmez bir unsur haline getirecek materyalleri elimize geçirmemiz gerek.Güç dengelerini ancak bu şekilde değiştirebiliriz.Kullanabileceğimiz tek metotta diplomasi dilidir. Azerbaycan’ı bile Ermenistanla olan yakınlaşmamız yüzünden kaybediyorduk ki yanlıştan çabuk döndük.

Etrafımızı bir gözden geçirelim bir çek yapalım, karnemize bir bakalım kiminle ne haldeyiz?

Rusya – Şimdilik iyi

İran – Kötü

Irak – Etimize aş eriyor

Suriye – Berbat

Yunan – Ege de fırsatçılık yapıyor, kötü

Bulgar – Durağan

Gürcü – İyi

AB – Artık oraya giremeyiz de ticaretimiz ve oradaki yurttaşlarımız adına kaygılanmalıyız.

Amerika- Artık vazgeçilmeyecek bir müttefik değiliz. Bizim sayemizde Rusya ile müttefik olabileceklerini öğrettik.

Orta Asya, Uzak Doğu, ÇİN – Kullanamıyoruz.

Bence karnemiz geçmez.

Eğer bu siyasetin bu şekilde yapılmasının müsebbibi Cumhurbaşkanımız sa yanındakiler ne iş yapar, gidilen yolun yanlış olduğunu göstermeliler.Yok eğer, yanındakilerin kalabalığından ve gürültüsünden etrafını göremiyorsa sayın cumhurbaşkanının bu güruhu dağıtması elzemdir.Alkışlarla yaşayan bir siyaseti bırakıp, Cumhurbaşkanının her yaptığını sadece alkışlayan, önünde taklalar atan saray soytarılarının devlet yönetiminden bir an önce el çektirilmeleri gerekir.Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın muhtaç olduğu kudret kendisinde vardır.Bir an önce çevresinde ki ağırlıklardan kurtulması gerekmektedir.

CİHAN AHMET CESUR

cihanahmetcesur@hotmail.com

Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Siyaset

Cihan Ahmet Cesur Yazdı

Bu günlerde dış siyaset anlamında yeni döneme girilmiş gibi bir hava var. Ahmet DAVUTOĞLU’ ndan sonra başbakan olan Binali YILDIRIM’ la beraber bazı ezberler bozulmuş gibi duruyor. AK Parti’nin komşularla sıfır soruna söylemine tekrar geri dönüş oldu hissi uyandırıyor. Ancak sıfır sorun siyaseti ile komik duruma da düşmeyelim.
İsrail’ le yakınlaşmanın sağlanması anlaşmaların tamamlanması ile başlayan Rusya ile devam eden yakınlaşmayı ele alalım.
Haklı olduğumuz Marmara gemisinin basılıp uluslararası sularda vatandaşlarımızın şehit edilmesi davada İsrail’ e bazı isteklerimizi kabul ettirmiş gözüküyoruz. Bu anlaşmanın iki tarafa ekonomik ve siyasi getirileri elbette olacaktır. Ancak, bu İsrail iç siyasetini karıştırdı. İsrail’ de siyasiler bu anlaşmanın nedenini nasılını kendi kamuoyuna anlatmanın derdine düştüler. Siyasi itibarlarının düştüğü için kamuoyu konuyu önemsiyor. Umarız özür, tazminat ve Gazze’ ye ambargo konularında gerekli tavizler alınmıştır.
Aynı paralelde Rusya ile yaşanan uçak krizinde bir daha olsa yine vururuz gibi keskin bir çıkıştan sonra özür mektubu ile başlayan başbakanın gerekirse tazminat ödemeye hazırız açıklamasına kadar süren bu gelişmeyi bize nasıl anlatacaklar merak ediyorum. Seçmen demeyecek mi, hani haklıydık? Haklı olduğumuz davada neden taviz veriyoruz? Yoksa bu, ver kurtul mantığımı?
Çeçenistan lideri Kadirov, Vladimir Putin’ in yüzlerce yıl dost  kalınması gereken bir güç olduğunu kanıtladı. Biz Türkiye’nin zararı tazmin etme ve suçlulara cezalarını verme sorunu çözmeye hazır olduğuna ilişkin niyetlerini hayata geçirmesini umuyoruz ifadelerini kullanarak zafer çığlıkları atmaya başladılar. Ayrıca bir Rus vatandaşının canının ve ülkenin onurunun milyonlarla ölçülemeyeceğini söyleyerek ne ima etmiş olabilir. Asıl çarpıcı açıklama suçlulara ceza kavramıdır. Alparslan Çelik’ e cezası verilmezse cezanın başkaları tarafından kesileceği uyarısımıdır? Biz İsrail’den bir asker alabildik mi? Haklı olduğumuz bir davada bu kadar taviz neden veriliyor?
Rusya ile yakınlaşma Suriye siyaseti açısından yeni işbirliği geliştirecektir. Bu da güç dengelerini değiştirecektir. Amerika’ nın ve AB’ nin pyd ile yakınlaşmasının karşısında Rusya’ ya uzatılan zeytin dalı neler getirecek bekleyip göreceğiz.
Gelişmeler bununla kalmayacak gibi. Mısır’ la yakınlaşmaların olacağı da şimdiden dillendirilmeye başlandı. Rabia işareti ile sembolleşen olayların sonucu gelinen noktada bizim kayıplarımız nasıl telafi edilecek? Kefen giyenler, rabia işareti yapanlar bu gelişmeleri nasıl okuyacaklar nasıl özümseyecekler. İsrail ve Rusya krizlerinde olan gelişmeleri söylenenleri kronolojik olarak internette bulabilirsiniz. Rusya bir pilotuna bu kadar önem verirken, İsrail 10 vatandaşımıza ödeyeceği tazminatı vermek için meclisimizden kanun çıkarttırıyor.
Binali Yıldırım’ ın dediği; dostlarımızı artıracağız, düşmanlarımızı azaltacağız şiarı gereği Almanya – İncirlik sorunu da bizim lehimize çözülmeyecek gibi duruyor. Verince kurtulamıyorsun. Verdikçe istiyorlar sonrada verdikçe veriyorsun. Dostların çoğalması düşmanların azalması için güçlü olmaktan başka yol yok.

Kategoriler
Dünya Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Siyaset

Cihan ahmet cesur yazdı

Geçtiğimiz günlerde Joe bidenTürkiye’ye  gelmiş ne kadar pkk sempatizanı ve muhalefet kanadı varsa toplamış ve Türkiye ye ayar çekmek istemişlerdi.

Gelebilecek tepkiyi azaltmak içinde satır arasına sıkıştırmış pkk terör örgütüdür diye eklediler.Görüşmek istediklerini İstanbul’a ayağına çağırıp görüşerek neyin mesajını verdi?Bunlar  örgüte ve yandaşlarına moral takviyesi oldu.

Ortadoğu’dan tasfiye edilmeye çalışılan Türkiye de İsrail’i yanına çekme gayretine düşmüştü.Onlarda Kürdistan kurulsun istiyoruz diyerek saflarını netleştirdi.Şimdi bölgede etkisini yitiren Suudi Arabistan ve Türkiye Suriye’ye girmek için plan değiştirdiler. 1 Mart tezkeresi yanlıştı tekrar bu yanlışa düşmeyeceğiz diye açıklama yapan Sayın Cumhurbaşkanımızda Suriye’ye girişe yeşil ışık yaktığını ilgililere bildirdi.

Pyd’yi Cenevre görüşmelerine Türkiye’ye rağmen çağıran güçler Türkiye’nin tepkisi ne olacak derken Davutoğlu kandili bombaladığımız gibi ypgyi de bombalarız dedi.

Bu da niyetimizin ciddi olduğunu anlatmaya yetti ama gözümüzün önünde Türkmen dağının düşmesine engel olamadık.Şimdi Halep için Kahramanmaraş, Stalingrad benzetmesi yapılması ne kadar ciddiye alınır bilinmez. AB ye gelince bizi sadece göçmen krizi ile ilgili muhatap almak istiyorlar.Merkel sadece Avrupa’ya geçen göçmenlere engel olabilmek için sık sık Türkiye’ye geliyor.

Pkk da operasyonlardan bunalmış gibi oda masaya dönmenin çaresini arıyor.Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ’de masaya sırtını dönmediğini itiraf etmesede niyetini gizleyemiyor.Dolmabahçe ruhu hala AKP içinde mevcut ki Dolmabahçe’de 10 maddeye imza atanlar bugünkü kabinede de bakan olarak görev yapıyorlar.Bülent Arınç’ta Cumhurbaşkanı’mızın bu gelişmelerden haberi vardı diyerek gündemi meşgul etmişti.

İran’nın nükleer kıskacından kurtulmasına, ambargoların kaldırılarak dünya piyasasına girmesinde etkin rol alan Türkiye’yeminnettarlığını Suriye’de ve pkk ya verdiği destekle gösterdiler! Kabineden bir bakan pkkyı  yönetenler İran’da saklanıyor diye de açıklama yaptı. pkk ilk günden beri yönetenler hala aynı isimler. Otuz yılı geçmiş bir zaman içinde üst düzey yöneticiyi alamamışız aldığımızda başımıza bela olmuştur.Bir operasyonile Murat Karayılan’ı alan İran bir gecedepkknın İran kanadıpjak’ı bertaraf etti. Türk istihbaratı ve güvenlik birimleri pkknın kontrol kademesinden bir iki kişiyi alsa hem askere hem de halka terörle mücadelede motivasyon kaynağı olur.

Dünyada dört senede dört kat düşen petrol fiyatları petrol üreten ülkeleri zor durumda bıraktı. Bu fiyatların düşmesi bize yaramadı. Petrol fiyatları düşmemiş gibi bizde pompa fiyatları yerinde sayıyor. Gün gelip de petrol fiyatları dört kat arttığında umarız fiyatlar aynı yerinde durur.