Kategoriler
Ekonomi Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Siyaset

KAHRAMANMARAŞ 22. SIRADA

KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük, Kahramanmaraş ekonomisinde asıl hedefinin büyüme olduğunu belirtti. Kahramanmaraş’ta kullanılan kredilerin tekrar yatırım olarak geri döndüğünün altını çizen Karaküçük: “Kahramanmaraş tüketime yönelik değil yatırım ürünleri için kredi kullanmış ve ithal etmiştir. Bu Kahramanmaraş’ın geleceği içinde doğru bir adımdır” dedi.

KMTSO’nun 21’inci Meclis Toplantısı Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer’in katılımıyla yapıldı. Türkiye ve Kahramanmaraş ekonomisinin büyüme oranının konuşulduğu toplantının açış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Hanifi Öksüz, sanayici ve idarecilerin önemli işlere imza atacağını söyledi. Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer’in Kahramanmaraş’a gelmeden önce büyük bir övgüyle bahsedildiğini belirten Öksüz: “Valimiz Kahramanmaraş’a gelmeden önce kendilerinden önce bize övgüyle bahsedildi. Bu nedenle kendilerinin Kahramanmaraş’a tayininden büyük bir memnuniyet hem de büyük bir heyecan duyduk. Valilik makamı çok önemli bir makam. Hep birlikte önemli bir çalışmalara imza atacağız” dedi.
TÜKETİM DEĞİL ÜRETİM YAPILMIŞTIR
Kahramanmaraş’ın ekonomik göstergelerini slayt eşliğinde anlatan Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Karaküçük, büyüme rakamları, finans, üretim ve tüketim değerlerinden bahsetti. Kahramanmaraş’ta kullanılan kredilerin tüketim için olmadığını belirten Karaküçük: “ Kahramanmaraş’ın kredi hacmi 9 milyar lira düzeyine ulaşmıştır. 2010 yılından buyana yaklaşık 3 kat artış kaydedilmiştir. Kredilerin yüzde 74’ünü ticari ve yatırım kredileri oluşturmaktadır. Kullanılan krediler yatırıma dolaysıyla üretime kanalize olmuştur. Bu şehrin ekonomisi için önemlidir. Kahramanmaraş tüketime yönelik değil yani cep telefonu gibi tüketim harcamalarından ziyade yatırım ürünleri için kredi kullanmış ve ithal etmiştir. Bu Kahramanmaraş’ın geleceği içinde doğru bir adımdır. Bu krediler ödenip yeni tesisler kurulacak, Kahramanmaraş’ın gelişimini ekonomisi ve her yönünün artacağını gösterecektir” ifadelerini kullandı.
KAHRAMANMARAŞ ÇOK ÜRETKEN
Kahramanmaraş’ın her alanda çok üreten bir şehir olduğunu belirten Başkan Karaküçük şunları kaydetti: “Türkiye İplik üretiminin yüzde 35’i, Kumaş üretiminin yüzde 10’u, Metal Mutfak Eşyalarının yüzde 60’ı, Türkiye Elektrik kurulu gücünün yüzde 7’si, Türkiye Çimento üretiminin yüzde 10’u, Türkiye Kâğıt üretiminin yüzde 20’si Kuyumculuk ve bayan ayakkabı üretiminde Türkiye ikincisi konumunda olan Kahramanmaraş sanayi elektriği tüketen iller sıralamasında 11’inci sırada. Bir ilin ve ülkenin gelişmişliğinde sanayi elektrik tüketimi önemli bir kriterdir. Bizde 11’inci sırada iyi bir yerde olduğumuzu düşünüyoruz.
KAHRAMANMARAŞ 22. SIRADA
Kahramanmaraş, 24,5 milyar lira net satış ile Türkiye sıralamasında 22. sırada yer almaktadır.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığının verilerine göre en çok ticaret yaptığımız iller; İstanbul, Ankara, Gaziantep, Adana, Denizli ve Hatay illeri olarak ön plana çıkmaktadır. Kahramanmaraş ekonomisinin sektörel ağırlığında ise amiral gemimiz tekstil yüzde 65 ile satıştaki en büyük payı almaktadır. İkinci sektör olarak gıda ön plana çıkmaktadır.
BELGE MÜRACATINDA 9.SIRADAYIZ
Yatırım teşvik belgelerinde yılsonu itibariyle yaklaşık 1,6 milyar liralık belge müracaatı yapılmıştır. Buna göre Türkiye’de 81 il içerisinde 9. sırada yer alıyoruz. Her geçen gün yatırım eylimi devam etmektedir. Yeni kuracağımız OSB ile bu rakamlarda ciddi artışların olacağını bekliyoruz. Son 10 yılda yaklaşık 5 milyar dolar özel sektör yatırım projesi gerçekleştirildi. Tamamlan yatırımlar 3.7 milyar dolar devam eden yatırımlar ise 1 milyar civarında. Toplam 4 milyar 750 milyon dolar yatırım gerçekleşmektedir. Tamamlanan yatırımlar paylarına baktığımız zaman burada en çok yatırım yapılan sektörler Tekstil, çimento ve diğer sektörler devam ediyor. Devam eden yatırımlara da ise yine aynı korelasyonu görebiliriz.
KAHRAMANMARAŞ TÜRKİYE’DEN BİLE HIZLI BÜYÜDÜ
İhracat artış hızı Türkiye ortalamısının üzerinde gidiyor. 2002 ile 2014 arasında Türkiye ihracatı 4,4 kat artmış, Kahramanmaraş ihracatı ise 7,9 kat artmıştır. Türkiye’de ki ihracattaki artış oranının önünde gitmektedir. 500 milyar dolar ihracat hedefleyen Türkiye’nin yanı sıra Kahramanmaraş’ın hedef koyduğu 5 milyar dolara doğru emin adımlarla gidiyoruz.Bu hedefe ulaşmak içinde büyük bir heyecan duyuyoruz. Ekonomimizi büyütmemiz için daha çok yatırım, daha çok üretim, daha çok ihracat, daha çok istihdam sağlamamız gerekir. Kahramanmaraş’ta yatırım alanı sıkıntısı var, inşallah bunu da çözme noktasına gelmiş bulunuyoruz.
2002-2014 ARASI YAPILAN YATIRIM 80 YILLIK YATIRIMA EŞ DEĞER
2002 ile 2014 arasında Kahramanmaraş ihracatı 110 milyon dolardan 877 milyon dolara ulaşmıştır. İhracatta önemli bir sıçrama yapan Kahramanmaraş 2002 yılına kadar gerçekleştirdiği ihracatın 8,5 katını 2002 yılından sonra kaydetmiştir. Yani 2002 yılına kadar 80 yıllık Cumhuriyet hayatında toplam yapmış olduğu ihracatın 8,5 katını 2002 ila 2014 yılları arasında gerçekleştirmiştir.
KAYITLAR SİLİNECEK
Açılan şirket sayısı girişim eğiliminin devam ettiğini gösteriyor. 2002 yılında 135 şirket açılmışken 2014 yılında sadece 924 şirket açılmış. Biz gayri faal olan maliyeden kayıtları silinmiş ama odamızdan kaydı silinmeyen üyelerimizin kayıtlarını düşüreceğiz.
ELEKTRİK İLE İHRACAT PARALEL İŞLİYOR
Sanayi elektrik tüketimi her geçen gün artmakta. Sanayi elektrik tüketimi ne kadar artarsa ihracat hızında o kadar paralellik gösteriyor. Sanayi elektrik tüketiminde aylık ortalama 194 milyon kwh iken 2014 yılında yüzde 8,2 artarak 210 milyon kwh elektrik tüketmiştir. İşgücü piyasasında son 5 yıllık dönemde yeni bir istihdam sağlanmıştır. 2010 yılında 69 bin 297 çalışanımız var iken 2014 yılın sonu itibarıyla 126 bin 235 çalışan bulunmaktadır. Ekonomi ticaret büyürken aynı zamanda istihdamında arttığını görüyoruz.
FİNANS SEKTÖRÜ İYİ DURUMDA
Bu büyümeyi bir çok enstrüman ile takip etmemiz gerekiyor. Çünkü bu büyümeyi olumlu yönde, aynı düzlemde devam etmeyen bir şey varsa orada eksik vardır. Elektrik tüketimi artıyor, ihracat artıyor, rakamlar büyüyor, ihracat artıyor finans sektöründeki duruma bakmamız lazım. Aynı büyüme finans sektöründe gözlemliyoruz. Bunlar yatırıma giden önemli durumlar. Finansal sektörün durumuna baktığımızda;banka şube sayısının 85’e ulaştığını görüyoruz. Son 5 yılda 24 şube ilave olmuş, bu da finansal piyasasının büyümeye devam ettiğini göstermektedir.
KAHRAMANMARAŞ HER GEÇEN GÜN BÜYÜYOR
Mevduat hacmi 3,5 milyar lira düzeyine ulaşmıştır. Kredi hacmi ile karşılaştırdığımızda mevduatların kredilerin ancak yüzde 38’ini karşıladığı anlaşılmaktadır. Mevduat yönüyle biraz zayıf olduğumuz görünüyor ama Kahramanmaraş’ın yatırım ve tırmanma şeridinde olduğunun göstergesidir. Bu mevduat göstergesinin de normalde 50’nin altında olması çok hoşnut olarak bakılmaz. Borçluluk ile öz kaynak oranı alt düzeyde ise firmalar ve fertler bazında biraz olumsuz bir göstergesidir. Her geçen gün büyüyen bir şehir olduğumuz için de çok önemli bir durum değildir. Bu kredileri tüketim harcamalarında kullanmış olsaydık, bunlar zayi olan krediler olacaktı. Bunlar sanayi tesislerinde kullandığı için ekonomiye katkı sağlayacaktır.
KAHRAMANMARAŞ SANAYİSİ VERGİSİNİ DÜZENLİ ÖDÜYOR
Vergi gelirleri düzenli olarak gelişiyor. Vergi gelirlerine baktığımızda son 5 yılda yüzde 75 oranında artış kaydedilerek 1,6 milyar lirayı geçmiştir. Kahramanmaraş sanayisi, Kahramanmaraş iş dünyası kazandığının vergisini devlete düzenli ödüyor.
KOSGEB ANLAMINDA YÜKSELDİK
Devlet destekleri de büyümeyi gösteriyor. KOSGEB destekleri 2011 yılında yeni destek programlarıyla birlikte ciddi şekilde sıçrama yapmış, son 4 yıl içerisinde ise 2 kat artarak 4,5 milyon liraya yaklaşmıştır. Buna göre 2013’te 81 il içerisinde 20. sırada iken 2014 yılında 15.sıraya yükselmiştir.
TKDK’DAN YETERİNCE FAYDALANMAMIZ LAZIM
TKDK kırsal kalkınma desteklerinde bugüne kadar yaklaşık 150 milyon liralık 156 proje kapsamında 68,5 milyon lira destek sağlanmıştır. Bu da yaklaşık son 4-5 sene içerisinde yapılan toplam rakam Kahramanmaraş için yeterli değil. Bu desteklerden yeterince faydalanmıyoruz. TKDK destekleri bakımından Kahramanmaraş 68,5 milyon lira ile yüzde 3,7 pay almakta ve ortalamanın üzerinde performans göstermektedir. Kırsal kalkınma yaklaşık olarak 42 ilde var. Matematiksel ortalamaya baktığınız zaman 2,5 gibi bir rakam çıkar. Türkiye ortalamasındaki diğer illere göre küçük bir farkla yukarıdayız fakat tatmin edici ve istenilen seviyede değil. TKDK ile burada bilgilendirme toplantıları da yapıyoruz. Müthiş yatırım imkanları var.
DOĞAKA’DA LİDERİZ
Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı destek çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş toplam proje bütçesi bakımından 82,7 milyon lira ile bölgenin lideri konumunda. Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye üç il içerisinde bu çalışma yapılıyor. Bakıldığı zaman Hatay nüfus ve ekonomik açıdan Kahramanmaraş’tan büyük görünse de projelerde Kahramanmaraş lider konumda. Kalkınma ajansının kuruluşu ve sekretaryası da Hatay’da. Ancak biz Kalkınma ajansından faydalandığımız rakam ile Hatay’ı geçmişiz. Bu da güzel bir gösterge.
KREDİ GARANTİ FONU NU DAHA AKTİF KULLANMALIYIZ
Kredi Garanti Fonu faaliyetleri kapsamında başvurular her yıl artmakta, kullandırılan kredi 20 milyon liraya yaklaşmaktadır. Burada da her geçen gün artış var ama, diğer illerden gelen taleplere ve rakamlara baktığımız zaman aslında Kahramanmaraş olarak küçük müracaatlar yapıldığını görüyoruz. Daha büyük taleplerin rakamların gelmesini arzu ediyoruz.
MARKA DEĞERİ OLAN ÜRÜNLER ÜRETİYORUZ
Türk Patent Enstitüsü marka ve endüstriyel tasarım tescilleri son 10 yılda 3,6 kat artmış. Sanayicimizin daha nitelikli ve daha nicelikli üretmiş olduğu ürünün kalitesinin ve marka bilincinin artmış olduğunu göstermektedir. Bu da aynı zamanda patentin ve kalitenin yükseldiğini gösteriyor.
MAKRO VE MİKRO ÜRETİMLER DEVAM EDECEK
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası 1926 yılında kurulmuş odalardan. 2016 yılında 90’nıncı yılını kutlayacağız. Ekonomimizin ve ticaretin gelişmesi adına geçmiş yıllardan bu yana devam eden gayretlerimiz devam edecek. Kurulacak OSB ile o bölgenin bir çekim merkezi olmasını istiyoruz. Ticaret ve Sanayi Odası olarak Makro ve Mikro projelerimiz var. Makro projelerimiz Tomsuklu OSB 1. Etap, Islah OSB’LER, İŞGEM, Zabun Konağı’nın turizme kazandırılması. Buranın ÇED belgeleri alındı. Güzel bir OSB kurmayı hayal ediyoruz. Yol güzergâhı üzerindeki alanların çekim bölgesi olmasını istiyoruz.
Kahramanmaraş sanayisinin dışında üretilen ürünlerin oralarda mağaza ve outletcenter’lerde tanıtılması ve satılması. Bununla birlikte Akaryakıt istasyonları, 5 yıldızlı bir otel yapmayı planlıyoruz.
İŞGEM ÇOK ÖNEMLİ
15 bin metrekare alana sahip 34 iş yeri sahip idari binası bulunacak, burada 50 metrekareden 500 metrekareye kadar alanlar bulunacak. İş yeri açamayan sanatkar olan zanaatkar olan ve iş yeri açma hayali kuran girişimcilere yönelik bir yapı olacak. Bu alanda elektrik, su, kira ücreti alınmayacak. Burada yeni müteşebbisler, yeni iş dünyası geliştirmek için yaptığımız bir proje.
ZABUN KONAĞI TURİZME KAZANDIRILDI
Kahramanmaraş’ın turizm potansiyeline katkıda bulunmak amacıyla uyguladığımız Zabun Konağı’nın Turizme Kazandırılması Projemiz kapsamında; restorasyon ve tefrişat işleri tamamlanmış bulunmaktadır. Burası halka açık bir mekân olacak. Kadın girişimcilerimiz burada gıda ve diğer ürünlerini sergileme ve satış imkânı bulacak.
KAHRAMANMARAŞ SANAYİCİSİ EĞİTİME DESTEK VERİYOR
41 sanayicimiz okul yaptırmak için valiliğimiz ile protokol imzaladı. Bunların hepsi yapıldı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası ve Kahramanmaraş Valiliği arasında imzalanan protokol çerçevesinde; ilimiz Yatılı Bölge mevkiinde; 10 milyon 107 bin TL bedelli, 24 derslikli fen lisesi, 200 öğrenci kapasiteli yurt binası ve altyapı inşaatları devam etmektedir.Yeni eğitim yılına yetiştirebileceğimizi düşünüyoruz.
TEKTSİL BÖLÜMÜNÜ AYAKTA TUTACAĞIZ
2014 yılında edinmiş olduğumuz bir bilgi ile KSÜ’de tekstil mühendisliğinin talepsizlik nedeniyle kapanacağı yönünde bilgisine ulaştık. Bu bizim için, üniversite için, tekstil sanayi için hiç doğru olamayacak durumdu. Bunun talebini arttırmak adına üniversitemiz ve akademisyenleri ile görüştük. Üniversite sınavı başlamadan seçim yapacak öğrenciler daha kataloglardan gideceği yere seçmeden 10 öğrenciye burs verileceği ilan ettik. Tekstil alanında amiral gemi olan bir yerde bu bölüme talep olmaması bizi zora sokardı. Çünkü kurulan devasa tesisleri çalıştıracaklar mühendisler, ara elemanlardır. YÖK’ün 10 kişilik kontenjanı açıklaması üzerine ‘Burs Protokolü’, imzalayarak 2014-2015 Eğitim-Öğretim yılı itibariyle Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’ni bu yıl kazanan 10 öğrenciye aylık 300 lira ve 5 yıl boyunca karşılıksız burs imkanı sağladık. Not ortalaması belli düzeyin altına düşmezse yılda bir kez yurt dışı eğitimine gönderiyoruz. Ve iş garantisi veriyoruz. Mezun olan mühendis arkadaşımız sanayide istihdam edilme sözü veriyoruz.
5 AYDA 4 FUAR GEZİSİ
2015 yılında da güzel gelişmeler bizi bekliyor. Önümüzdeki 5 ay içerisinde 4 tane fuar organizasyonumuz var. Sanayici ve iş adamlarımızı yurt dışına götüreceğiz. Şubat 2015, Frankfurt, Ambiente Mutfak ve Ev Eşyaları Fuarı Mart 2015, Köln, Anuga, Gıda Teknolojileri Fuarı, Nisan 2015, Hannover, Sanayi Teknolojileri Fuarı, Haziran 2015, Huston, Techtextile Tekstil Makineleri ve Teknolojileri Fuarı bu çalışmalar devam ediyor.
ÜRETİM KÜLTÜRÜ KANITLANDI, SIRA MODA VE KONGREDE
Kahramanmaraş’ta düzenlenen iki önemli organizasyon ile Kahramanmaraş’taki üretim kültürünü herkese kanıtladıklarının altını çizen Karaküçük son olarak şunları söyledi: “Uluslararası Tekstil Zirvesi’ ile ‘Defile ve Gala Gecesi’ Kahramanmaraş’ın üretimde dünyaya yayılmakta olan bir isminin olduğunu ispat ederken, tasarım, moda ve kongre kültürü ile geleceğe hazır olduğunu kanıtlamıştır”
SİNERJİ BİZİM İÇİN ÇOK ÖNMELİ
Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer’de iş adamlarının, sivil toplum örgütlerinin ve vatandaşların güç birliğinden doğan sinerji ile Kahramanmaraş’ın bir yerlere geleceğini belirterek: “Enerjimizi boşa sarfetmek isek ve hareket edelim derken birbirimizin enerjisini tüketmezsek büyük bir enerji ortaya çıkacaktır. Bu büyük enerji mutlaka uygulandığı alanda bir değişim yaratacaktır. Bu enerjinin de yaratacağı sonuçların da ortaya çıkaracağı sinerji çok büyüktür” dedi.
“Kahramanmaraş’ın bu güç birliğinin bir avantaja döneceğini görüyorum” diyen Vali Güvençer şöyle konuştu: “Dikkatimizi içimizde bulunan bu yerlere verebilirsek, bu güç birliği bizi bir yerlere götürebilir. Kalkınma Bakanlığının sosyo-ekonomik veriler çerçevesindeki sıralamasına Kahramanmaraş’ta ki sıralaması çok önemli değil. Üstte olduğu yerler var geri de olduğu yerler var, ortalama 15-20 arasındadır. Türkiye’nin 15’inci veya 20’inci ili pozisyonundadır. Kahramanmaraş özellikle son 20 yıldır Türkiye genel büyüme ortalamasının üstündedir. Pek çok kalemde Türkiye’nin en önemli üretim merkezlerindendir.
Kahramanmaraş Teşvik uygulamalarında bölgesel ve yerel kalkınma da Türkiye ekonomi literatüründe özellikle örnek bir vilayet. Daha önce çalıştığım iller ile Kahramanmaraş’ı kıyasladığımda Kahramanmaraş sosyo-ekonomik dinamikleri ve hareketleri konusunda ve gelişme konusundaki kaynaklarında son derece yüksek değerde”
toplantı soru cevapların ardından son buldu.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Spor

BELEDİYESPOR’A GENÇ TAKVİYE

Temsilcimiz Kahramanmaraş Büyükşehir BelediyesporSarıyerspor’dan Sami Gökteke ile anlaştı.

Spor Toto 3. Lig 3. Grupta şampiyonluk mücadelesi veren Mavi fırtına transfer kadrosuna bir isim daha kattı. Daha önce 4 transfer gerçekleştiren Mavi fırtına son olarak İstanbul Sarıyer Doğumlu 21 yaşındakisolbek Sami Gökteke’yi kadroya kiralık olarak takviye etti. Futbola İstanbul’un amatör takımlarından Yeniköyspor ile başlayan daha sonra Sarıyerspor’a transfer edilen veSarıyerspor’da profesyonel kariyer elde eden Sami Gökteke sezon sonuna kadar kiralık olarak Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyespor forması giyecek. Sami Gökteke futbol kariyerinde 22’si profesyonel olmak üzere toplam 79 maçta forma giydi.

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Otomobil Sağlık

1,5 Metre Yüksekliğindeki Duvardan Uçtu

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği bir otomobil, kontrolden çıkarak yaklaşık 1,5 metre yüksekliğindeki duvardan uçtu. Araç içerisinde bulunan 3 kişi ise kaza yerinden kaçtı.

1,5 METRE YÜKSEKTEKİ DUVARDAN UÇTU

Edinilen bilgiye göre, kaza Kızılcaoba Mahallesi, Gariplik Caddesi üzerinde meydana geldi. Sürücüsü belirlenemeyen 46 E 4493 plakalı otomobil, cadde üzerinde sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda kontrolden çıktı. Savrulan ve kaldırıma çıkan otomobil, burada bulunan çöp konteynerine çarptıktan sonra yaklaşık 1,5 metre yüksekliğindeki duvardan aşağıya düştü, Lastiğinin biri de kopan araçta bulunan 3 kişi otomobilden yara almadan kurtuldu. Şahıslar, daha sonra kaza yerinden ayrıldı.

ARAÇTAKİLER, ARACI BIRAKIP KAÇTI

Görgü tanıkları, araçtakilerin yaşlarının küçük olduğunu belirtti. Kaza yerine gelen polisekipleri, aracın ruhsat bilgilerinden sahibine ulaşarak sürücünün ve yanındakilerin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Kültür-Sanat Manşet Mini Manşet Siyaset

Ömer Çelik K.Maraş’a Geliyor

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve kısa adı AY-BİR olan İslam Ülkeleri Akademisyen Yazarlar Birliği’nin organizesiyle gerçekleştirilecek olan Yeni Türkiye ve Kültür konferansına katılacak olan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik 29 Ocak 2015 tarihinde ilimize gelecek.

Yeni Türkiye Konferansları II kapsamında gerçekleştirilecek olan ‘Yeni Türkiye ve Kültür’ konulu konferans Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde 29 Ocak 2015 Perşembe günü saat 14.00’de başlayacak.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in de katılacağı konferans protokol konuşmaları ve panel olarak iki bölümden oluşacak.

Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan program saat 14.00’te  protokol konuşmaları ile başlayacak.

Protokol konuşmaları bölümünde AY-BİR Başkanı Prof. Dr. Yusuf Balcı, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Grup Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Kültür ve Turizm bakanı Ömer Çelik  birer konuşma yapacaklar.

Panel bölümünde ise Prof. Dr. Edibe Sözen, Prof. Dr. Turan Karataş ,  D. Mehmet Doğan ve Hayati İnanç, Prof. Dr. Haluk Dursun başkanlığında Yeni Türkiye ve Kültür konusunu masaya yatıracaklar.

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Sağlık

1.5 Yaşındaki Hüseyin’in Tarihi Geçmiş İğneden Öldüğü İddiası

Kahramanmaraş’ta 1.5 yaşındaki Hüseyin Durdu, soğuk algınlığı şikayetiyle götürüldüğüNecip Fazıl Şehir Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Ailesi, küçük Hüseyin’in son kullanım tarihi geçmiş iğneden öldüğünü iddia etti. Necip Fazıl Şehir Hastanesi Yöneticisi Uzman DoktorŞemi Atilla ise tarihi geçmiş iğne kullanımının söz konusu olmadığını söyledi.

Merkez Dulkadiroğlu İlçesi’nin Divanlı Mahallesi’nde oturan 2 çocuk annesi 35 yaşındaki Güllü Durdu, hastalanan küçük oğlu Hüseyin’i 19 Ocak’ta Necip Fazıl Şehir Hastanesi KadınDoğum ve Çocuk Hastalıkları Ek Hizmet Servisi’ne götürdü. Acil serviste muayene edilen Hüseyin’e bronşit teşhisi konuldu ve hastaneye yatırıldı. Ailesinin iddiasına göre Hüseyin’in koluna takılan seruma hemşireler tarafından 3 farklı ve tarihi geçmiş ilaç enjekte edildi. İlaçların ardından komaya giren, kalbi durup yeniden çalıştırılan Hüseyin, Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde sevk edildi. Burada yaşama döndürülemeyen Hüseyin Durdu’nun cenazesi, ailesi tarafından alınıp gözyaşlarıyla toprağa verildi.

Anne Güllü Durdu, ilaçların oğlunun koluna enjekte edildikten 3 dakika sonra Hüseyin’in fenalaştığını öne sürerek, oğlunun ihmale kurban gittiğini savundu. Güllü Durdu, oğlunun ölümüne neden olanların peşini hukuken bırakmayacağını ifade ederek şunları söyledi:

“Soğuk algınlığı, grip olduğunu düşündüm ve 2 gün evde ilaçlarıyla tedavi ettim, ayaktaydı. Pazartesi günü oynuyordu, bacak ağrısı, kol ağrısı gibi gripten kaynaklanan ağrıları vardı. Ben de hastaneye gidelim iğne yaptıralım diye düşünüp ambulans çağırdım. Ambulans doktorunun bana dediği, ‘Hastaneye bile gitmesine gerek yok, çocuğun ciğerlerinde hafif iltihap var. Bronşit olmuş. Burada buhar verelim ondan sonra rahatlar, götürmeyelim’ dedi. Ben de ‘Buhar makinem var zaten fayda etmiyor, iğne vurdurup serum takalım’ dedim. Benim isteğim üzerine Kadın Doğum Hastanesi acile gittik, oraya kadar çocukla ambulansta oynadık, konuştuk, yine hemşireler serumu takarken hiçbir şeyi yoktu. Oradadoktor yine çocuğun bronşit olduğunu, benim isteğimle 2 gün yatırıp yatırmayacağımı sordu, yoksa gerek olmadığını söylediler. Ben de ‘Tamam yatıralım, iyi olacaksa 2 gün serum alsın’ dedim. Yukarı servise gönderdiler, serviste 2  hemşire biz zaten girer girmez insanlara insan gibi davranmıyorlardı, bağırıp, çağırıyorlardı, biri geldiğinde onu kovuyorlardı. Bana ‘Sen niye geldin’ dedi, ben de ‘Yatış var’ dedim. Bana, ‘Yine yatış var, sanki yatak mı var ki alalım?’ dedi. Ben de ‘Aşağıdan doktor gönderdi beni, ne yapabilirim?’ dedim. Beni muayene odasına aldı, bir seruma 3 tane iğne kattı, çocukta hiçbir şey yoktu, iğnenin katılmasıyla çocuğun fenalaşması 3 dakika sürdü, 3 dakikada aldılar bana ‘Hastanız eks’ dediler. 20 dakika sonra kalbinin durduğunu, sonra çalıştığını, beynin oksijensiz kaldığını, mide kanaması geçirdiğini söylediler, orada bin tane hastalık çıkarttılar. Beyin ölümünün gerçekleştiğini söylediler. 2 gün orada kaldı, sonra Tıp Fakültesi’ne sevk ettiler, bir gecede orada yattı, sonra ölüsünü verdiler. Bizi azarlıyorlar, insan muamelesi yapmıyorlar bize ve sonuna ben çocuğumun hakkını arayacağım, sonuna kadar.”

Güllü Durdu, ilgili yerlere şikayette bulunacağını sözlerine ekledi.

Küçük Hüseyin’in teyzesi İlkay Adlamış ise hemşirelerin kendi arasında konuşurken ilaçların tarihinin geçtiğini fark ettiklerini ve tüm yaşananlara şahit olduğu iddiasında bulunarak şöyle dedi:

“İçeriye girdim, çocuğun her yerinde hortumlar falan makineye bağlanmış, ‘Ne oldu benim yavruma?’ dedim. ‘Yok bir şey panik yapma, seni aldıysak bizi pişman etme’ dedi. Sonra 2 hemşire ilgilendi bizimle, dedi ki ‘Bezini değiştireceğiz.’ ‘Ben değiştiririm’ dedim, ‘Hayır sen dokunmayacaksın. Sadece bezini alacaksın ve altına koyacaksın’ dedi. Bezi açtığımda sadece kan doluydu, ‘Bu yavruya ne olmuş?’ dedim. ‘Yok, bir şey, mide kanaması geçiriyor’ dedi. Sonra yanına oturmamı istediler, ‘Hüseyin ben geldim yavrum’ dedim, öyle deyince çocuğun yanaklarından yaşlar süzüldü. Diğer hemşire getirdi bir tane iğne, kafada bir tane hortum takılıydı onun olduğu seruma enjekte yaptı. O arada, ‘Allah’tan açmışım dolabı, bütün ilaçların tarihi geçmiş’ dedi. Bir ilaç ismi söyledi, özellikle onun bir yıl olmuş, ‘Biri gelip araştırsaydı, sorsaydı biz ne cevap verecektik’ dedi. O zamana kadar beni fark etmiyor tabi, ‘Bu çocuk ne olacak şimdi, ne diyeceğiz bu çocuğun sahibine?’ dedi. Öyle deyince karşıdaki dudağını ısırdı, beni gösterdi ve ‘Sen ne yapıyorsun ya?’ dedi.”

HASTANE YÖNETİCİSİ: SÖZ KONUSU DEĞİL

Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi Yöneticisi Uzman Doktor Şemi Atilla ise tarihi geçmiş iğne kullanımının söz konusu olmadığını söyledi. Şemi Atilla, şu açıklamayı yaptı:

“Hasta akut bronşit ve yüksek ateş tanısıyla bizim acil servisimize geliyor. Serum, antibiyotik, ateş düşürücü veriliyor ve çocuk uzmanı görüyor ve yatırıyor. Serviste tedavisi yapılıyor orada bir şekliyle havale geçirmeye başlıyor, muhtemelen ateşten. Sonra fenalaşıyor ve yoğun bakıma alınıyor, yaklaşık bir gün kadar yoğun bakımda kalıyor sonra üniversiteye sevk ediliyor. Ailenin iddia ettiği gibi son kullanma tarihi geçmiş bir ilaç kullanımıyla ilgili bir şey söz konusu değil. Çünkü genel prensip olarak ilaçların takibi söz konusudur, öyle bir şey yok. Hasta yakınları bize sanıyorum bu anlamda şikayette bulunmamış, olursa da onunla ilgili idari soruşturma da başlatırız. Ama o iddia edilen şey bizim açımızdan doğru değil, öyle bir şey biz tespit edemedik.”

AĞABEYİ İLE OYNADIĞI GÖRÜNTÜLERİ KALDI

Yaşamını yitiren Hüseyin’in, ağabeyi 6 yaşındaki Arda ile evde oynadığı son görüntüleri kaldı. Görüntülerde iki kardeş yere serilen yatakların üzerinde oynadıkları görülüyor. Ağabey Arda ise şimdi kardeşi Hüseyin’in oyuncaklarıyla yalnız başına oynayarak zaman geçiriyor. -Kahramanmaraş

Kategoriler
Eğitim Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Sağlık

İlkokul Öğrencisi Yangında Öldü

Kahramanmaraş’ta, 10 yaşındaki Ejder Buğra Şaptalı, yarıyıl tatili için gittiği anneannesinin evinde çıkan yangında hayatını kaybetti.

Alınan bilgiye göre, inşaat işçisi İsmail Şaptalı, okulların tatil olması nedeniyle eşi, çocukları ilkokul 1. sınıfı öğrencisi Esra ve 4. sınıf öğrencisi Ejder Buğra Şaptalı ile merkez Onikişubat ilçesi Çınarpınar Mahallesi’nde yaşayan kayınvalidesi HacerAkpınar’a ziyarete gitti. Anne, baba ve kızları akşam evlerine döndü, Ejder Buğra Şaptalı ise yalnız yaşayan anneannesinin yanında kaldı.

Aynı gece Akpınar’ın 2 katlı ahşap evinde henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Yangını fark ederek uyanan anneanne, torununu aradı ancak yoğun dumandan dolayı bulamayınca pencereden atladı. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Evdeki yangın, yaklaşık 3 saatlik çalışmanın ardından söndürüldü. İçeriye giren itfaiye ekipleri, Şaptalı’nın cesedine ulaştı. Çocuğun cenazesi otopsi için hastaneye kaldırıldı.

Vücudunda yanıklar oluşan anneanne ise 112 Acil Servis ekiplerince Necip Fazıl Şehir Hastanesine sevk edildi.

Ali Sezai Efendi İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Şaptalı, Şeyhadil Mezarlığına defnedildi.

Çınarpınar Mahalle Muhtarı Kamil Bayrak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yangın ve sonrasında hayatını kaybeden Şaptalı için üzüldüklerini söyledi.

Alevlerin kısa sürede evi sardığını anlatan Bayrak, “Hacer Akpınar yangından yaralı olarak kurtuldu. Çocuğun evde olduğunu öğrenince ekiplerle içeriye girmek için yoğun çaba gösterdi ama olmadı. Aileye başsağlığı diliyoruz” diye konuştu. – Kahramanmaraş

Kategoriler
Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet Sağlık

Soğuk Algınlığı Şikayetiyle Götürüldüğü Hastanede Hayatını Kaybetti

Kahramanmaraş Dulkadiroğlu ilçesi Divanlı Mahallesi 16014. sokakta ikamet eden Anne Güllü Durdu, 1.5 yaşındaki Hüseyin isimli oğlunun ölümüyle ilgili ihmal olduğunu iddia ederek, “Hüseyin’in ağrılarının arttığını söylemesi üzerine hastaneye götürerek hem muayene edilmesi hem de gerekli ilaçların verilmesi için ambulans çağırdım. Gelen ambulans görevlisi Hüseyin’i ilk muayenesinde ciddi bir sağlık sorunu olmadığını, bir süre buhar verildiği takdirde kendine geleceğini söyledi. Bende Hüseyin’i hastaneye götürmek istediğimi söyledim” dedi.

Oğlunun ambulansla Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Ek Hizmet Binası acil servisine götürülerek müdahale edildiğini söyleyen Güllü Durdu, oğlu Hüseyin’i muayene eden acil dok torun da tehlikeli bir durum olmadığını söylediğini kaydetti. Durdu, “Oğlumun soğuk algınlığı, grip olduğunu düşündüm 2 gün evde ilaçlarıyla tedavi ettim, ayaktaydı. Oynuyordu, bacak ağrısı, kol ağrısı gibi gripten kaynaklanan ağrıları vardı. Ben de hastaneye gidelim iğne yaptıralım diye ambulans çağırdım. Ambulans doktorunun bana dediği, hastaneye bile gitmesine gerek yok, çocuğun ciğerlerinde hafif iltihap olduğunu, bronşit olduğunu, burada buhar verelim ondan sonra rahatlar götürmeyelim dedi. Ben de buhar makinem var zaten fayda etmiyor, iğne vurdurup serum takalım dedim. Benim isteğim üzerine kadın doğum hastanesi acile gittik, oraya kadar çocukla ambulansta oynadık, konuştuk, yine hemşireler serumu takarken hiçbir şeyi yoktu. Orada doktor yine çocuğun bronşit olduğunu, benim isteğimle 2 gün yatırıp yatırmayacağı mı sordu, yoksa gerek yok dediler. Ben de tamam yatıralım, iyi olacaksa 2 gün serum alsın dedim” diye konuştu.

Hastanede tedavi altına alınan oğlunun iğne yapılmasıyla 3 dakikada durumunun ağırlaştığını iddia eden anne Güllü Durdu, “Yukarı servise gönderdiler, serviste 2 hemşire biz zaten girer girmez, bana ‘sen niye geldin’ dedi, ben de yatış var dedim. Bana, ‘yine yatış var, sanki yatak mı var ki alalım’ dedi. Ben de aşağıda doktor gönderdi beni, ne yapabilirim dedim. Beni muayene odasına aldı, bir seruma 3 tane iğne kattı. O zamana kadar çocukta hiçbir şey yoktu. İğnenin katılmasıyla çocuğun fenalaşması 3 dakika sürdü. 3 dakika sonra bana ‘eks oldu hastanız’ dediler. 20 dakika sonra kalbinin durduğunu, 20 dakika sonra çalıştığını, beynin oksijensiz kaldığını, mide kanamasını geçirdiğini yani her şey orada bin tane hastalık çıkarttılar. Zaten 20 dakika sonra da beyin ölümünün gerçekleştiğini söylediler. 2 gün orada kaldı sonra da tıp fakültesine sevk ettiler. Bir gecede orada yattı sonra ölüsünü verdiler” diye konuştu.

Yetkililere seslenen ve sonuna kadar çocuğunun hakkını arayacağını ifade eden Anne Güllü Durdu, “Ablam Sağlık Bakanlığı’nı aradı, her şeyi yapacağım bu bizim ikinci cenazemiz, biri de 14 yaşında, bir gün önce teyzemin torunu öldü ve yanlış tedaviden ciğerini patlattılar. İkinci dün daha onun cenazesi kalkmadan benim oğlumun cenazesi geldi. Yapıyorlarsa yaSağlık Bakanlığı yapsın bir şey, neden vatandaşların canını yakıyorlar, o çocuklar nasıl meydana geliyor, anneyi babayı hiç düşündükleri yok mu? Kendileri anne baba değil mi? Ve biz orada soru soramıyoruz, hiçbir sağlık ekibine soru soramıyoruz. Bizi azarlıyorlar, insan muamelesi yapmıyorlar bize ve sonuna ben çocuğumun hakkını arayacağım, sonuna kadar” dedi.

Hüseyin Durdu’nun teyzesi İlkay Atlamış ise, kardeşinin kendisini çağırmasıyla hastaneye geldiğini belirterek, “İçeriye girdim, çocuğun her yerinde hortumlar falan makineye bağlanmış, ne oldu benim yavruma dedim. ‘Yok bir şey panik yapma, seni aldıysak bizi pişman etme’ dediler. Sonra 2 tane hemşire ilgilendi bizimle, dedi ki bezini değiştireceğiz. Ben değiştiririm dedim, ‘hayır sen dokunmayacaksın sadece bezini alacaksın ve altına koyacaksın’ dediler. Bezi açtığımda sadece kan doluydu, bu yavruya ne olmuş dedim. ‘Yok, bir şey, mide kanaması geçiriyor’ denildi. O sırada diğer hemşire getirdi bir tane iğne, kafada bir tane hortum takılıydı onun olduğu seruma enjekte etti. O arada, ‘Allah’tan açmışım dolabı, bütün ilaçların tarihi geçmiş’ dediler. Bir ilaç ismi söyledi, özellikle onun bir yıl olmuş, ‘biri gelip araştırsaydı, sorsaydı biz ne cevap verecektik’ dediler. O zamana kadar beni fark etmiyor tabi, ‘bu çocuk ne olacak şimdi, ne diyeceğiz bu çocuğun sahibine’ dediler. Öyle deyince karşıdaki dudağını ısırarak beni gösterdi, sen ne yapıyorsun dedi. İçimiz yanıyor, ne olur yalvarıyorum, gereken yerler de duysun, yetkililer de duysun, artık bu hastanelere bir şeyler yapın, ne gerekiyorsa onu yapın. Biz 3 gün içinde 2 tane yeğenimizi toprağa verdik, 14 ve 1,5 yaşında, ikisi de yanlış tedavi, yanlış ilaç yüzünden. Lütfen yalvarıyorum artık” dedi

“TARİHİ GEÇMİŞ İLAÇ KULLANIMI SÖZ KONUSU DEĞİL”

Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi Başhekimi Uzman Doktor Şemi Atilla, konu hakkında yaptığı açıklamada; söz konusu iğnelerin tarihinin geçmiş olması gibi bir durumun mümkün olamayacağını söyledi.

Aile tarafından kurumlarına gerekli başvurunun yapılması halinde yasal işlemin başlatılacağını kaydeden Başhekim Şemi Atilla, “Hasta akut bronşit ve yüksek ateş tanısıyla bizim acil servisimize geliyor. Serum, antibiyotik, ateş düşürücü veriliyor ve çocuk uzmanı görüyor ve yatırıyor. Serviste tedavisi yapılıyor orada bir şekliyle havale geçirmeye başlıyor, muhtemelen ateşten. Sonra fenalaşıyor ve yoğun bakıma alınıyor, yaklaşık 1 gün kadar yoğun bakımda kalıyor sonra üniversiteye sevk ediliyor. Ailenin iddia ettiği gibi son kullanma tarihi geçmiş bir ilaç kullanımıyla ilgili bir şey söz konusu değil. Çünkü genel prensip olarak ilaçların takibi söz konusudur, öyle bir şey yok. Hasta yakınları bize sanıyorum bu anlamda şikayette bulunmamış. olursa da onunla ilgili idari soruşturma da başlatırız. Ama o iddia edilen şey bizim açımızdan doğru değil, öyle bir şey biz tespit edemedik” ifadelerine yer verdi.

Kategoriler
Dünya Ekonomi Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

Afşin-Elbistan Termik Santralleri’nin Özelleştirilmesi

Türkiye Maden İşçileri Sendikası (Maden-İş) Afşin- Elbistan Şubesi Başkanı Adil Bölükbaşı, Afşin- Elbistan termik santralleri ile kömür işletme sahasının özelleştirilmesiyle ilgili sürecinin devam ettiğini söyledi.

Bölükbaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özelleştirme kapsamının iş yerlerinin satılması değil, kiralanması anlamı taşıdığını belirtti.

Termik santrallerin ve kömür sahasının özelleştirilmemesi konusunda görüşlerinin arkasında olduklarını dile getiren Bölükbaşı, “Evet, bir sözleşme imzalandı. Bunun akabinde ne gelir ne gider bunu bilemiyoruz. Bizim aldığımız bilgilere göre, Erg-Verbund şirketi buraya gelecek. Bunu gizleyecek bir durum yok. Tabi firma ile bakanlık arasında devir konusunda ne olur, anlaşılır mı? Anlaşamazlar mı? Bunu zaman gösterecek. Şuan için santraller satıldı, işyeri elimizden gitti diye bir kural yok. Özelleştirme süreci devam ediyor” dedi.

Santrallerde bin 100 kamu işçisi bulunduğunu bunlardan 600’ünün emekliliğinin geldiğini dile getiren Bölükbaşı, emekliliklerin de yolunun açılacağını kaydetti.

Emeklilik sonrası çalışan işçilerin kamu güvencesinde olacağını ve tayin haklarının da bulunduğu ifade eden Bölükbaşı, istemeyenlerin de kamuda emekli olana kadar devlet güvencesiyle çalışacağı bilgilerini aldıkları zaman rahatladıklarını belirtti.

“Özelleştirme kapıda, devir işlemi imzalandıkdan sonra mı sendika olarak piyasaya çıkacaksın” diyen işçilerin de olabileceğini bildiren Bölükbaşı, “Öyle bir niyetimiz yok. Sokakta kimse sorununu çözemedi. Bizde çözemeyiz. Aklı selim çalışmalar yapmak zorundayız. Bunuda hep beraber yapacağız. Sendikacılık faaliyetlerimizi kanunlar çerçevesinde yapacağız. İnşallah iyi olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Bölükbaşı, sendika olarak 21 Şubat’ta 9. Olağan Kongrelerini yapacaklarını sözlerine ekledi. – Kahramanmaraş

Kategoriler
Dünya Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

İncirlik’te Devir Teslim

Suriye’den gelebilecek olası saldırılara karşı Hollanda tarafından 26 Ocak 2013’te İncirlikHava Üssü ile Seyhan İlçe Jandarma Komutanlığı’na kurulan 2 patriot hava savunma sistemlerinin süreleri doldu. Hollanda’nın yerine İspanyol hükümeti tarafından gönderilen patriot sistem Korgeneral Recai Engin Kışlası’na konuşlandırıldı.

İspanyol Patriot Grubu’nun konuşlanmasının ardından İncirlik Hava Üssü’nde devir teslim töreni düzenlendi. Burada konuşan Hollanda Patriot Birlik Komutanı Albay Niels Vredegoor,Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri ile birlikte Suriye’den gelecek olası bir füzetehdidinde karşı Türk savunma gücünü arttırmak için patriot hava savunma sistemlerini kurarak göreve başladıklarını hatırlatarak, “Tam iki yıl önce Hollanda Patriot grubu Adana’nın iki yerinde bu kritik göreve başladı ve ilk defa bir Balistik Füze Savunma Görevi doğrudanNATO Aircom Ramstein idaresi altında icra edildi. Şahsen son iki yılın çok başarılı geçtiğini düşünüyorum ve bunun iki nedeni var. Birincisi, NATO bölgesine yönelik hiçbir füzeateşlenmedi. İkincisi ise bu görev sayesinde güçlü, birbirine bağlı ve kabiliyetlerini paylaşan bir NATO sergilendi” dedi.

Patriot sisteminin 24 ay boyunca, 7 gün 24 saat kullanıldığına dikkat çeken Albay Vredegoor, bunun sonucunda 17 bin saat aralıksız koruma gibi etkileyici bir sonuca imza attıklarını söyledi.

“İŞBİRLİĞİ BAŞARIMIZIN ALTINDAKİ SIRDIR”

Vredegoor, Balistik Füze Savunması’nın büyük bir savunma sisteminin sadece bir alt sistemi olarak çalışabildiğini ifade ederek, “İleri teknoloji erken uyarı sistemlerinden gelen bilgiler ABD üzerinden NATO’nun Türkiye’deki patriot birliklerine ulaştı. Görevimiz komutası ve kontrolü Almanya’da bulunan Air Command Rammstein gerçekleştirdi. Kahramanmaraş’ta bulunan Alman ve Gaziantep’te bulunan Amerikan patriot birlikleriyle beraber genel savunma sistemi neredeyse tamamlanıyor. Nerdeyse diyorum çünkü her şeyi datalink ve uydularla birbirine bağlayan ekip NATO Muhabere gurubunu anmadık. Bu mükemmel işbirliği başarımızın altındaki sırdır. Biz çekiliyoruz ve İspanya size katılıyor. Eminim ki İspanya bu sistem içerisinde yerini sıkıntısız olarak bulacaktır” diye konuştu.

Görev sürelerini uzatmama nedenlerine de açıklık getiren Albay Vredegoor, şunları aktardı:

“Daha öncede dile getirdiğim gibi bazı askerler bir yıldan fazla bir süre burada konuşlandırıldılar. Daha az ön gören bir dünyada balistik füze kaynak ve kabiliyetlerinde sıkıntılar baş göstermektedir. Bu kısıt bizim, Hollanda’nın görevimizi uzatmamamızın en önemli nedeni. Son iki yılda aralıksız görev almamız sebebiyle büyük modernizasyon ve güncellemeler ertelendi. Üstelik, ileri teknoloji silah ve sistemlerine, yüksek teknoloji bakım gerekmektedir. Bu ağır bakımı burada yapmamız mümkün değil. Bu yüzden personel ve teçhizatımız açısından görevimizden sonra kendimizi buraya uydurmak zorundayız.”

Hollandalı Vredegoor’un konuşmasının ardından Hollanda bayrağı, milli marşları eşliğinde indirildi. Ardından Albay Vredegoor, Adana’nın olası bir füze tehdidine karşı koruma görevinin devre alınmasının sembolize eden NATO flaması İspanyol Patriot Birliği Komutanı Yarbay Jorge Cotorruelo’ya verdi. Yarbay Cotorruelo’nun NATO flamasını devralması ileİspanya bayrağı milli marşları eşliğinde gönlere çekildi.

“GÜVENLİK, TOPLUMUMUZUN GELİŞİMİNDEKİ TEMEL KONULARDAN BİRİDİR”

Görevi devralan Yarbay Cotorruelo, ekibi için bu görevi yerine getirmenin ve HollandaPatriot Birliği’nin mükemmel bir şekilde sürdürdüğü görevi devam ettirmenin kendileri için bir onur olduğunu belirtti. “Onlar Adana şehri ve bu mükemmel ülkenin insanlarının güvenliğini sağlamak için son iki yıllık süreçte gerçekten çok büyük bir çaba gösterdiler” diyen Cotorruelo, “ NATO üyesi olarak İspanya, bugünden itibaren Türk hava sahası güvenliğini taahhüt etmeye katkı sağlayacaktır. Güvenlik, toplumumuzun gelişimindeki temel konulardan biridir. İspanyol patriot ateşi birimi 10 yıl önce doğdu ve bu silah sistemlerinin edinilmesinden beri İspanyol askerler bu sistemi nasıl kullanacaklarını ve daha iyi kullanmak için nasıl çalışacakları konusunda ellerinden gelenin en iyisini yaptılar. Bununla birlikte bu birim, farklı müşterek ve birleşik tatbikatlara iştirak etmiş, görevini İspanya’da ve aynı zamanda yurt dışında icra etmek amacıyla hazır olmak için sistem hakkında daha fazla şey öğrenebilmek için diğer ülkelerle bilgi paylaşımı yapmıştır” ifadelerini kullandı.

“BU BİRLİK SON DERECE MOTİVE VE HAZIRLIKLIDIR”

Cotorruelo, “ İspanya hükümetinin Türkiye’ye konuşlanma ve müttefiklerimize yardım etme kararını almasından bu yana çok yol kat edilmiştir. Bu birlik, iyi eğitimli, hevesli ve görevi icra edebilecek duruma gelmek için gerçekten çok büyük bir çaba sarf etmiştir. Bu birlik son derece motive ve hazırlıklıdır. Bu birliğin azmi, deneyimi, yetenekleri ve sürekli çaba sarf etmesiyle Taktik Balistik Füzelere karşı güvenliğin tam olarak sağlanacağına dair sizi temin ederim” dedi.

2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti ise Hollanda’nın Türkiye’nin hava savunmasına verdiği desteğin dikkate değer ve ittifak dayanışmasının somut bir göstergesi olduğunu söyledi.

Hollandalı askerlerin üstün ve başarılı bir performans sergilediğinin altını çizen Orgeneral Huduti, “ Hollanda güvenilir bir müttefik ülke olduğunu sadece bugün değil, geçmişte de Türkiye’nin hava savunmasını destekleyerek kanıtladı. Genelkurmay başkanımız adına Türkiye’den ayrılacak olan Albay Niels Vredegoor ve askerlerine samimi destekleri için, ülkenize de bu görevde sağladığı katkılardan dolayı teşekkür ederim. Ülkenizi mükemmel bir şekilde temsil ettiniz” dedi.

Hollanda Patriot Birliği’nden görevi devralan İspanyol Patriot Batarya Komutanı ve personeline ‘hoş geldiniz’ diyen Huduti, İspanya’nın gösterdiği ittifak dayanışmasının Türkhalkı ve ittifak üyeleri için öneminin çok büyük olduğunu belirtti. Huduti, İspanya’nın çok kritik bir dönemde bu göreve katılma yönündeki istekliliği ve kararından dolayı çok müteşekkir olduklarını da sözlerine ekledi.

“OLAĞANÜSTÜ BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ”

Orgeneral Huduti, güvenlik problemi yaşanan olağanüstü bir dönemden geçildiğine dikkat çekerek, “Suriye’deki gelişmeler, müttefik ülkelerin güvenliğini olumsuz etkileyecek potansiyeli barındırmaya devam ediyor. Bu tehdide karşı koymak, her şeyden önce NATO’daki dayanışma kadar bölgedeki risk ve tehditle ilgili ortak bir anlayış gerektirmektedir. NATO’nun uzun dönemdeki amacı, balistik füzelerin çoğalmasından kaynaklanan tehditlerin artmasına karşı, NATO’nun Avrupa’daki tüm nüfusunun, ülke ve birliklerinin korunması ve tam teminat altına alınmasıdır. Şunu belirtmeliyim ki bu ittifak sınırları boyunca krizi azaltmayı amaçlayan, sadece savunmaya yönelik bir harekettir.Türkiye, NATO’nun füze savunma gayretine son derece yüksek bir destek sağlamaktadır” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından Orgeneral Huduti, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özeladına Hollanda Patriot Birliği Komutanı Albay Vredegoor’a TSK liyakat nişanı verdi. Devir teslim töreninden sonra kokteyle geçildi.

Törene, Adana Vali Mustafa Büyük, Hollanda Kraliyet Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Martinus Cornelis De Kruif, İspanya Büyükelçisi Rafael Mendivil Peydro, İspanya Kara Kuvvetleri Komutanı Koregenerel Francisco Javiar Varela Salas, 6. Mekanize PiyadeTümen ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Bahadır Köse, 10’uncu Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan Van ile çok sayıda asker katıldı.

Kategoriler
Ekonomi Genel İlçe Haberleri Manşet Mini Manşet

Yıldız Holding, Ak Gıda`yı Halka Arz Ediyor

Türkiye’nin nakit zengini şirketlerinden Yıldız Holding, Ak Gıda’da halka arz için SPK’ya ön başvuruda bulundu.

SATIŞI HOLDİNG DOĞRULANDI

Yıldız Holding’in iştiraki konumundaki Gözde Girişim ise hissedar olduğu Azmüsebat Çelik Sanayi için stratejik ortaklık planlıyor. Yıldız Holding’ten yapılan açıklamada, ” Ak Gıda halka arz süreci başladı. Konu ile ilgili olarak SPK’ya ön başvuru yapıldı. Azmüsebat için de ileriki dönemde stratejik ortak bakacağız” denildi. Konu hakkında bilgi sahibi üç kaynağın verdiği bilgiye göre ise Yıldız Holding Ak Gıda’nın halka arzı için ÜNLÜ&CO ve HSBC’yi yetkilendirdi.

Bir kaynak, ” Ak Gıda için verilen yetki çift taraflı, halka arz veya stratejik ortaklık ya da ikisi birden olabilir” dedi. Kaynakların verdiği bilgiye göre, Yıldız Holding’in gıda dışı sektörlerdeki yatırımlarını yapan girişim sermayesi iştiraki Gözde Girişim’in yüzde 48.81 payı bulunan Azmüsebat Çelik Sanayi’ndeki hisselerin satışı için de yine ÜNLÜ&CO ve HSBCyetkilendirildi. Gözde Girişim, Derby ve Tokai markalarını bünyesinde bulunduran şirketi Mayıs 2013’te portföyüne katmıştı.

YETKİLENDİRME YAPILMADI

Yıldız Holding ise açıklamasında şu anda yetkilendirilen bir kurum olmadığını belirterek, “Her iki şirketimiz de kendi alanlarında lider ve iş sonuçları iyi şirketler” dedi. ÇAMLICA GAZOZCOLA TURKA DA SATILACAK MI? Kaynaklar grubun ayrıca gazlı içecekler sektöründe faaliyet gösteren markaların ve üretim tesislerinin de bir paket halinde satışına hazırlandığını ve bunun için de Standard Ünlü ile yetkilendirme görüşmeleri yaptığını kaydetti. Bu grupta Sunny, Cola Turka, Çamlıca ve Flores markaları bulunuyor.

HOLDİNG DOĞRULAMADI

Yıldız Holding, bu işleriyle ilgili başlamış bir sürecin söz konusu olmadığını söyledi. Diğer bir kaynak, “Bu sene Yıldız Holding’in satışları piyasanın en önemli işlemleri olacak gibi görünüyor” dedi. Yıldız Holding şirketlerinden Ak Gıda, İstanbul Sanayi Odası’nın “2013Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” listesinde “üretimden satışlar” sıralamasında 1.84 milyar lira ile 33. sırada yer alıyor. Şirket, kamu kuruluşları hariç tutulduğunda ise listenin 29.sırasında bulunuyor. Yıldız Holding’in internet sitesinde yer alan bilgiye göre, Ak Gıda, günde 3,500 ton süt işleme kapasitesi ile Türkiye’nin ve komşu coğrafyaların en büyük süt işleme tesisine sahip bulunuyor.

PİYASANIN EN ÖNEMLİ SATIŞI

Sütün yanı sıra, 35 ton ketçap-mayonez üretim kapasitesine sahip olan Ak Gıdafabrikalarında; süt çeşitleri, hazır pudingler, hazır tatlılar, peynir çeşitleri, kefir, yoğurt çeşitleri, hazır toz içecekler, mayonez, ketçap ve endüstriyel amaçlı süt tozu üretiliyor. Ak Gıda, üretimini Pamukova, Karaman, Lüleburgaz ve Kahramanmaraş tesislerinde sürdürüyor.
Şirket, İçim, Halk ve Ak tescilli markaları dışında, sekiz ayrı şirket için daha üretim yapıyor.Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, geçen yıl Ocak ayında, Gözde Girişim’in yüzde 11.57 pay sahibi olduğu Türkiye Finans’taki hisseleri de satmak istediklerini açıklamıştı.