Kahramanmaraş Mimarlar Odası Başkanı Yunus Emre Kaçamaz şehrin yeniden ayağa kalkma ve planlama süreci hakkında net konuştu.
Mimarlar Odası Başkanı Kaçamaz; “Biz marka bir şehir, marka bir kent olmalıyız. Bu noktada üniversitelerle görüşüp şehrin planlaması noktasında mimarlık ve şehir plancılığı öğrencilerini şehrimizde ağırlayacağız. Bu öğrenciler şehrimizde kentimizin tüm yönlerini çalışıp ortaya mükemmel işler çıkartacak.” dedi.
Mimarlık Haftası kutlama etkinlikleri çerçevesinde şehirde görev yapan Mimarlar ile bir araya gelen Başkan Kaçamaz konuşmasının başında Filistin’deki zulme dikkat çekerek Filistin halkının yanında olduklarını belirtti.
Mimarlığın tanımını yapan Mimarlar Odası Başkanı Yunus Emre Kaçamaz yaptıkları faaliyetler ve şehirdeki çalışmalarla ilgili meslektaşlarına bilgi de verdi. Kaçamaz, “6 Şubat asrın felaketini atlatmış bir şehir olarak, farkındalığın yansımalarını ve fırsatlarını iyi değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Hepimizin bir yakını ya da kardeşi, maalesef 6 Şubat felaketinde hayatını kaybetti. Buradan hepimize baş sağlığı diliyorum. Bu felaketin karşısında bir de fırsat vardır. Şehrimiz adına, çocuklar adına gerçekten bir fırsat yaratılmıştır.
BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ, BİRLİKTELİKTEN ŞEHRİMİZ KAZANACAKTIR
Biz Mimarlar Odası olarak ne yapıyoruz, ne yapmayı hedefliyoruz? Öncelikle biz bir değişimin içindeyiz. Bu değişimi fark ediyor ve yönlendiriyoruz. Önümüzde yeni bir dönem var. Yeni vizyon ortaya koyan belediye başkanlarımız ve yerel yöneticilerimiz var. Bu noktada Hanifi Toptaş Başkan da burada, meslektaşımız olan bir inşaat mühendisi. Ortada bir vizyon var ve biz bu vizyonu fark ediyoruz, destekliyoruz. Birlikte güçlüyüz, birlikte hareket ettiğimizde aşamayacağımız hiçbir sorun yoktur. İletişim iyi olduğunda ve aynı masada kenti tartışabildiğimiz noktada, hep birlikte şehri kalkındırabileceğiz, o zaman da kent kazanacak.
TÜM ÜNİVERSİTELERE ŞEHRİMİZİ ÇALIŞTIRMALIYIZ
Marka kent olmak için çabalayan bir ekip var. Biz marka bir şehir, marka bir kent olmalıyız. Bu noktada üniversitelerle görüşüyoruz. Bu dönem ODTÜ’nün mimarlık ve şehir plancılık bölümlerinde Kahramanmaraş üzerine çalışacak öğrenciler var. Bu noktada, Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. Gelen öğrencilerin bir yıl boyunca konaklama, yeme-içme ve ulaşım giderlerini büyükşehir belediyemiz sağlıyor. Bütün üniversiteleri de bu şekilde şehri çalıştırmaya yönlendirmeliyiz, eğer marka şehir olmak istiyorsak. Bunu tek başımıza yapamayız.
KENTSEL TASARIMDA ODAMIZI KORUYAMADIK
Kahramanmaraş merkezde kentsel tasarım çalışması yapılıyor. Biz de bu süreci gerçekten takip ediyoruz. Bir kısmını ciddi şekilde destekliyoruz. Bu süreçte odamız da bu tasarım projesinin içinde yer aldı. Ancak ne yazık ki odamızı koruyamadık, üzülerek söylüyorum. Bunun karşılığında bize güzel bir yerden, önümüzdeki aylarda başlayacak bir proje hazırlandı. Üyemiz de burada ve o projeye kendi mimarlık projesi olarak çalışıyor. Yaklaşık 100 metrekarelik bir arsamız vardı, yerine 360 metrekarelik bir alan aldık. 450 metrekarelik kullanım alanımız vardı, şimdi ise 900 metrekarelik bir bina alacağız. Ancak biz hizmet binamızın en azından, biz kullanmasak bile, bir müze olarak o tasarımın korunması gerektiğini düşünüyoruz. O binanın dirençli ve dayanıklı bir yapının nasıl olacağı konusunda bir örnek teşkil etmesi gerektiğine inanıyoruz. Maalesef bunu başaramadık ama her zaman bir, sıfırdan büyüktür. Yeni bir odamız olacak ve inşallah bunu kazandıracağız.
PLANLAMANIN İÇİNDE BİZDEN DE MİMARLAR OLSUN
Kahramanmaraş merkezde yapılan bu çalışma sırasında, tek tip bir proje istemiyoruz. Bu bağlamda, şehri tanıyan mimarların ve mühendislerin içinde olmasını savunuyoruz. Girişimlerde bulunuyoruz ve önümüzdeki aylarda daha netleşecek. Tasarım Vakfı ile görüşüyoruz. Kahramanmaraş’ta yeniden planlamalar yapılacak. Ancak bizim şartımız, yerel mimarların içinde yer alması ve sadece onların tasarım konusunda destek vereceği bir çalışma olmasıdır.
ONİKİŞUBAT’TA SIKIŞTIK, YENİ PLANLAMA İSTİYORUZ
Şehrin mimarlarının ve şehri tanıyan mimarların, bu planlama sürecinde içinde olması gerektiğini düşünüyor ve savunuyoruz. Şehrimizin planlama noktasında sıkışmış bir durumda olduğunun farkındayız. Maalesef şu an, belediye başkanımız da bunu birebir yaşıyor, Onikişubat bölgesinde sıkışmış durumdayız. Depremin birinci ayından itibaren, biz bu planın yapılması gerektiğini ifade ediyoruz. 1/100 binilk, 1/50 binlik planlar yapılmalı. Bu planın yapılması sürecinde, biz yürütücüsü olmaya talibiz.
BİR DANIŞMA KURULU OLUŞTURULSUN
Bir danışma kurulunun oluşturulması, alanında uzman turizm, ulaşım, tarım, kültürel ve eğitim uzmanlarının bu kurulda yer alması gerektiğini savunuyoruz. Şehri bilen edebiyatçı, tarihçi, sanatçı, mühendis ve mimarların da bu danışma kurulunda yer alarak, çocuklarımıza marka bir şehir bırakmayı hedeflemeliyiz. Şehir olarak tüm iç dinamiklerle birlikte hareket ettiğimizde, güçlü olacağımıza inanıyoruz. Birlikte hareket ettiğimizde, Kahramanmaraş’ı daha iyi bir noktaya getirebiliriz. Kahramanmaraş’ı bir marka şehir haline getirmek, hepimizin ortak hedefidir.
FİKİRLER FARKLI OLSA DA ŞEHRİMİZ İÇİN BİR OLMALIYIZ
Farklı düşüncelerimiz olabilir, farklı görüşlerimiz olabilir. Ancak o masada oturduğumuzda anlaşamayacağımız ve birlikte çalışamayacağımız hiçbir konu yoktur. Biz bu noktada böyle düşünüyoruz. Meslektaşlarımızın problemlerini biliyoruz. Belediyede yaşanan sorunları biliyoruz. Başkanımızla bu konuları defalarca istişare ettik. Şundan emin olabilirsiniz ki, bu problemlerin hepsi yakın zamanda çözülecektir. Problemleri tek tek saymayacağım ama başkanımız bu sorunların hepsini yakın zamanda çözeceklerini belirttiler.”
ÇOK ÖNEMLİ BİR MESLEĞE SAHİPSİNİZ
Etkinliğe gelen Onikişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş’ta yaptığı konuşmada ; “Hakikaten çok önemli bir mesleğe sahipsiniz. Çünkü bir şehrin inşası sizin omuzlarınızda yükseliyor. Bunu çok net bir şekilde görme fırsatı bulduk. Evet, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifadesiyle “İnsanlar şehirleri inşa eder, şehirlerse oradaki insanları sonrasında inşa eder.” Bir şehri nasıl inşa ediyorsak, o şehir de içerisindeki insanları bizim tasarladığımız şekliyle inşa ediyor. Planlı, programlı ve estetik bir şekilde inşa ettiğimizde o şehirde insanlar da planlı, programlı yaşar. Özellikle bir şehrin gelişimi noktasında mimar, mühendis ve şehir plancılarının ne kadar önemli olduğunu çok net bir şekilde ifade edebilirim.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından mesleğe yeni başlayan mimarlara rozet takıldı, meslekte 30 ve 20’inci yılını dolduran mimarlara ise plaket takdim edildi.
